Fransızca konuşan İsviçreli yazar Albert Cohen, başlangıçta bir diplomat ve 1944'e kadar Siyonist bir eylemci olup, 1930'da yayınlanan ve ilk romanı olan "Solal", yakışıklı, zeki, başarılı, güzel kızları baştan çıkaran ve asla mutlu olmayan bir karakterdir. Solal, nerdeyse her konuda fırsatçı ama hiçbir konuda kararlı olmayan, canlı ve genç bir güçtür. Yaşamı boyunca Hıristiyanların olduğu bir dünyada baştan çıkarıcı bir Yahudi olur. İnancını inkar eder fakat, sonra da bunu eşlerine, sevgililerine bir şekilde hissettirir. 16 yaşında bir çocuk olan Solal, Fransız konsolosunun karısı Adrienne'i baştan çıkarır. Çevresindekileri utandırarak adasını terk etmeye karar verir ve önce Marsilya'ya, ardından da Paris'e gider. Orada Başbakanın kızı Aude ile evlenir ve böylece entrikalarla Çalışma Bakanı olur. Mutlak aşk yolculukları, çılgınlığa kadar uzanan baştan çıkarıcı oyunlar, ölüm işkencesi; Yahuda'nın her yerde bulunması, kökler, Solal'i, heyecanlı bir yola sürükler, Batı dünyasının sosyopolitik entrikalarına kadar varan kitap yine severek okuduğum "Albert Cohen" kitabi olarak zihnime yerleşti, zira severek okuduğum yazarlar arasında her daim, ilişkilere yaklaştığı farklı noktalarla, dönemin siyasi yapısına vulgularla kendi adıma güzel bir yolculuğa çıkarıyor...

SolalAlbert Cohen · Everest Yayınları · 20243 okunma