Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Babür ve Oğullarının Romanı

Son Timurlu

Pirim Kadirov

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Dağ başı karsız, yiğidin başı belasız olmazmış."
Ama biliyordu ki anası, padişah babasına karşı saygılıydı. Kabil'den iki ay boyu yol alırken bir dakika bile kocasının adını ağzından düşürmemiş, onu hep övüp durmuştu. Babası da onları karşılamaya çıkıp Helali Gölü yakınlarında beklememiş miydi? Yorulan atının değiştirilmesini bile bekledemen, yaya yürüyerek Mahım'ı karşılamamış mıydı? Hatta karısına olan saygısını göstermek için üç çağırımlık mesafeyi onun atının yanı başında yaya yürümemiş miydi? Bunu gören insanlar, "Bir padişahın hanımına bu kadar saygı gösterdiğini de ilk defa görüyoruz dememiş miydi?
Sayfa 500
Reklam
Şeybani Han'la varisleri bir asır boyunca nice kabiliyetli insanı vatanlarından cüda ettiler. Mirza Babür gibi nice kişiler ülkelerine dönmek için Şeybanizadeler'le yıllarca çarpıştılar ama onları yenemediler. Amma kişilerin yapamadığı işi zaman ve tarih yaptı. Şeybanizadeler'in devleti içten çürüyen altı delinen ve belli bir zaman içinde dibe çökmesi kaçınılmaz olan bir gemiye benzedi...
Sayfa 966
- Daha önce bizlerde de hanımlara karşı saygı vardı, dedi Babür. Semerkant'a Bibi Hanım adına medrese kurulmuş. Onun karşısında Saray Mülk Hanım Medresesi var. Şah-ı Zinde'deki Şadı Mülk Hanım Makberesi ise dillere destan. - Yoksa o zamanlar değerli hanımlar çok muydu yahut onların ilim ve sanata katılımları mı fazlaydı? diye söze karıştı Mahım Sultan kocasına bakarak. Şimdi niye böyle oldu Hazretim? - Kaderin cilvesi işte! dedi Babür. Kadınlara değer verilmesi daima ilim ve sanata düşkünlükle orantılıdır, ilim ve sanatın ilerlediği devirlerde kadınlara değer verilmiştir. Yozlaşma dönemlerinde ise kadınlar da pespaye olmuşlardır.
Sayfa 344
Çocuğa ne kadar sevgi ve değer verirsen o kadar senin olurmuş. Bizim veremediğimiz sevgiyi başkaları verirse, çocuk da onların olurmuş.
Sayfa 978
- Babamdan bana geçen bir inancı sana aktarayım : "Hayalperest" demelerinden korkmadan en ulu amaçları hedef edinmeyi kendine âdet haline getir. Ancak bilesin ki hiçbir ulu amaç, ulu kabiliyet sahipleri devrin en kâmil simaları olmadan gerçekleştirilemez. Bu yüzden elinden geldiğince çevrene en kabiliyetli en iyi insanları toplamaya çalış. Dünyanın hiçbir serveti, hiçbir mücevheri kendi elinle çevrene topladığın yüksek kabiliyetli kişiler kadar kıvanç ve şöhret kazandıramaz. Kabiliyetli insanlarda bazı hatalar bazı eksiklikler olsa bile onları affetmeli. Eğer onları itham ederek hapse atarsan ulaşacağın en yüksek mertebe de ancak bu olur. Ne kadar çok insana iyilik edersen bu iyilikler bir gün hiç ummadığın bir yerlerden fazlasıyla sana döner gelir. Dünyada iyiliği bilmek ve iyilik etmeden daha üstün bir baht yok, bunu hiçbir zaman unutma, oğlum! Hümayun sözlerini tamamladıktan sonra babasının kitabını oğluna takdim etti.
Sayfa 767
Reklam
Dahhak efsanesini duymuş muydun? Çok kötülük ettiği için iki omzundan iki yılan çıkmış. Bu tür yılanlar bir padişahın omzuna yuva yapmaya bayılırlar. Bu yılanlardan biri zalimlik diğeri bid'at ve hurafedir. Biri tahtperestlik diğeri egoistliktir.
Sayfa 990
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.