“Ritim denen şey, kabul etme, rıza, insiyatif ya da özgürlük üzerine konuşamayacağımız biricik bir durumu temsil eder, çünkü özne ritme kapılmış ve ritim tarafından alınıp götürülmüştür. Özne, kendi temsilinin bir parçasıdır. Öznenin bu durumu kendine rağmen bile değildir çünkü ritimde artık bir kendilikten bahsedilemez, bu durum daha çok kendinden anonimliğe bir çeşit geçiştir. Şiirin ya da müziğin tutsak etmesi ya da büyülemesi budur.”