dövmek
bir çeşitlemesi
sevmenin
yalan
bir çeşitlemesi
itirafın
unutmak
bir çeşitlemesi
ebedileştirmenin
ölümüne susmak
bir çeşitlemesi
bağırmanın
vurmak
bir çeşitlemesi
yakınlaşmanın
gazla boğmak
bir çeşitlemesi
görünür kılmanın
Gazeteler iyi haberler veriyor.
Basmıyor parmak silahin tetiğine.
Generaller golf oynamayı planlıyor.
Kışkırtıcı söz dil altında hapsedilmiş.
Komisyoncu, savaş açmaya direniyor.
Öfkeli el bıçağa uzanmıyor.
Patlamayı unutmuş bombalar.
Diktatörler açıyor kapıları, hapishaneleri.
İşkence odalarında ekmek pişiyor.
Darağacı, satır taşınıyor gerisin geri müzeye.
Gülebiliyor insan kendine.
Başka türlü düşünenler saygı görüyor.
Irk desen ten rengi farkından başka bir şey değil.
Barış görüşmeleri başarı vaat ediyor.
Sınırlar açılıyor.
Rakibe de veriliyor söz hakkı.
Uzlaşma sağlanıyor.
Başlanıyor bir şeye.
Söylenecek şarkısı, en
sonuncusu, şüphenin ötesinde.
Mezarda dirilme. Amentüsü
ütopik ümidin.
Övülecek, övüncü olmayan.
Sağaltılacak tedavisi mümkün olmayan. Sayılacak sayılamaz korkular.
Aranacak kaçışın sonu.
Burada olmanın tılsımı, mutluluğun, kim
tutar hesabını? Kim bilir, Kassiope'nin o
büyük NEDEN sorusuna verilecek cevabı?
Kuşların ayak izleri kitabı, ne zaman
açılacak? Kim söndürecek
kandaki ateşi? Kim bilecek, aşk nedir,
şüpheye düşmeden?
Oduncu Thomas,
Öldü bin dokuzyüzde,
Yazması yoktu.
Hiç mektup yazmadı,
Hiç şiir yazmadı,
Hiç özgeçmiş yazmadı.
Baltayla yazdı
İzini ormanların içine,
Daha yeni
İtiyatla sürgün veriyor.
"Söz deÿişmece
Bir vahşi hayvan, hani
ince patika üzerinde
farların aydınlığında
yolunu değiştirir ya, onun gibi
geliyorum, korkarak
yeni harita üzerinde
işkilli, havai biraz
senin çağrına.
Bir söz diğerini veriyor,
değiştiriyorlar anlamlarını
ve bizatihi
değişim gibi değiştiriyorlar.
Fakat sen, tanınmaz halde
ölümcül far aydınlığı
bıçağının öte yakasında
parçalanmış, patika üzerinde
meçhul beni beklerken,
sen misin, kalan
sözlerin değişimindeki
söz?"
Tuz
Tuz, deniyor, çıkarılmış
göz yaşlarından,
sıkılmış yalnızlardan,
mutsuz aşıklardan,
ihanete uğramış dostlardan,
kuytulardaki çocuklardan,
işkencedeki adamdan,
şehit anasından.
Tuz, deniyor, çıkarılmış
göz yaşlarından,
mezar otlarındaki,
genelevlerdeki,
hapislerdeki,
vedalardaki
gölgesinde kapı ardının,
kireç beyazı
odasında hastaların.
Hiç kesilmeyen,
görünmez pahalarla
çıkarılan göz yaşları.
Bu yüzden, deniyor, tuz
bu kadar ucuz.
Çeşitlemeler
dövmek
bir çeşitlemesi
sevmenin
yalan
bir çeşitlemesi
itirafın
unutmak
bir çeşitlemesi
ebedileştirmenin
ölümüne susmak
bir çeşitlemesi bağırmanın
vurmak
bir çeşitlemesi
yakınlaşmanın
gazla boğmak
bir çeşitlemesi
görünür kılmanın