Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözü Müstakim Kılmak

Ebubekir Sifil

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Şimdi bizim burada gözden kaçırdığımız çok temel bir husus var. İnsanoğlu —belki tabiatında mı vardır, bilmiyorum— yaşadığı anı, yaşadığı çevreyi mutlaklaştırma eğilimindeki bir varlık. Yani yaşadığı ortamı, yaşadığı zamanı, yaşadığı çağı mutlaklaştırıyor. Dünya adeta o an, o çevre, o değer yargıları, o hâkim unsurlar etrafında dönmeye başlıyor.
Sayfa 168 - Kayıhan YayıneviKitabı okudu
Bununla birlikte günlük konuşmalarımızda "doktora gittim; beni iyileştirdi" yahut "ilaç içtim; hastalığımı geçirdi" tarzı ifadeleri "mecaz" anlamda kullanmakta bir beis görmediğimiz de bir gerçektir. Öyleyse şifanın gerçek kaynağı ve "iyileştirme" fiilinin gerçek faili olan Allah Teala'yı unutmadan bu türlü ifadeleri mecaz olarak kullanmakta bir sakınca olmamak gerekir. Bu demektir ki, Şeyh Abdülkadir-i Geylanî hazretlerinin bizzat kendisinde, kendisiyle kaim olarak bulunan ve kendisinden kaynaklanan bir kudret bulunduğu düşüncesine kaymadan, onun Allah Teala indindeki mevki ve makamı hatırına Allah Teala'dan bir şey istemekte bir sakınca olmamalıdır. Zira salih ve muttaki insanların Allah Teala indindeki mevkii, ruhunun bedeninden ayrılmasıyla sona ermez; o kimse ölmekle salih, muttaki, veli sıfatlarını kaybetmez. Dolayısıyla onun bu makam ve mevkii hatırına Allah Teala'dan dua ve niyazda bulunmakta bir sakınca yoktur.
Sayfa 219 - Kayıhan YayıneviKitabı okudu
Reklam
Allah’ın peygamberlerinden birine içki içerek kızlarıyla zina ettiği (!!) iftirasını atan, Hz. Yakub (a.s)’ı Allah Teala ile güreştirip galip getiren ve Hz. Musa (a.s)’a indirildiği halde O’nun ölümünden sonrasını da anlatan bir kitabın tahriften korunduğunu söyleyebilmek için ya taassupla kaskatı kesilmiş bir önyargının ya da cehaletin esiri olmak gerekir! Aynı durum İnciller için de fazlasıyla geçerlidir. “İncil” dendiği zaman niçin bugün Kilise’nin “kanonik” olarak kabul ettiği 4 İncil’i anlıyoruz? 325 İznik Konsili’ne gelene kadar ortada yüzlerce İncil metni vardı. Bunların küçük de olsa bir kısmı bugün neşredilmiş durumdadır. Niçin diğer İnciller değil de 4 İncil? Kaldı ki bu 4 İncil arasında da “korunan” bir kitapta bulunmaması gereken çelişki ve ihtilaflar vardır. En azından “sinoptik” denen 3 İncil ile Yuhanna İncili arasındaki farklılığı bizzat Hristiyanlar bile itiraf edip dururken bizler bunu ne adına görmezden geleceğiz? İncillerde Hz. İsa (a.s)’dan “Rabb” olarak bahsedilmesi, “korunmuş” kitap telakkisiyle ne kadar bağdaştırılabilir? Dolayısıyla yukarıda da söylediğim gibi, bu kitapların tahrif edilmediğini söyleyebilmek için kapağını kaldırıp içine bakmamış olmak gerekir.
Sayfa 213 - Kayıhan YayıneviKitabı okudu
Avrupa kıtasındaki ırmakların ancak yüzde üçü doğal mecrasında akıyormuş.
Sayfa 187 - Kayıhan YayıneviKitabı okudu
Mezheplerin varlığı eşyanın tabiatındandır. Zira farklı anlaşılmaya müsait nasslar ve farklı anlayış biçimleri var oldukça, farklı mezheplerin var olması kadar normal ve hatta “kaçınılmaz” bir şey olamaz. Eğer nasslar farklı anlaşılmaya müsait olmasaydı ve herkesin anlayışı aynı olsaydı, işte o zaman mezheplerin varlığı anormal olurdu.
Sayfa 228 - Kayıhan YayıneviKitabı okudu
Teknolojik medeniyet, sizin evinize sivrisinek girmesin diye size elektronik tabletler verir, bir anlamda zehir püskürten aletler verir; İslâm medeniyeti ise pencerelerin önüne fesleğen dikmeyi öğretir. Fark budur. O, tabiatla barışıktır, iç içedir, dengeleri bilir gözetir. Canlıları korur ve gözetir. Yani sivrisineği öldürmez ama eve girmesine de müsade etmez.
Sayfa 189 - Kayıhan YayıneviKitabı okudu
Reklam
İnsan yaşadığı hâli mutlaklaştırır.
Sayfa 189 - Kayıhan YayıneviKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.