Farklı bir okuma, beklemediğimiz bir son. Okurken ne okuyorum ben deyip, bittiğinde tüm kitap gözümüzün önünden geçiyor ve bir şeyler yerine oturuyor. Ama kesinlikle her şey oturmuyor, bazı şeyler oturuyor;) Yazıldığı dönem de düşünüldüğünde bu konu seçimi ve farklı anlatım dili ile yazara "vay be" dememek mümkün değil. Okuma deneyimi olarak çok keyifli değildi, ama bittiğinde düşündürdükleri güzeldi.
Hikaye yazma atölyesinde anlatıcı çeşitlerinden. bahsedilirken“ Güvenilmez Anlatıcı “ türüne örnek olarak verilen bu kısa romanı hemen okudum ve de oldukça etkileyici buldum. Okuyucuyu sinirlendiren , bu kahraman ne yapıyor ya dedirten , gerçek ve yalanın iç içe geçtiği türe ait ilginç bir kitap. Sait Faik ‘in Çarşıya İnmem öyküsünde de anlatıcı olarak Güvenilmez anlatıcı kullanılmış.
Yazarın 2. Dünya savaşında telsiz konuşmalarının dinlendiği bilinerek , sürekli yalan haberlerin ileşimi yaptığı bilindiği üzere , bu türlü anlatıcı kullanımda hiç zorlanmamıştır diye konuşuldu atölyede :)
Yolculuğa çıkan bir kadının , kendi hayatının kontrolünü ele alma hikayesi olarak yazılan açıklama aslında tüm kitabıda özetliyor. Bu yolculuğa ortak olun derim. Acaba sonunda sizi ne bekliyor olacak ?
Kitabı bitirdiğim andan itibaren zihnimde fitili ateşlenen ve benzerlerinin fitilinin ateşlenmesine neden olan o malum (^) soru.
"Bu kadın bu hâle nasıl geldi?"
"Onu bu eylemlere iten şey de neyin nesi?"
"Bu sonunu belirleme arzusunun kaynağı ne?"
Bir düşündüm. Başta yazarın hiçbir şekilde bu tuhaflıkların nedenini