Takiyüddin göllerden,ırmaklardan ve kuyulardan suları yukarı çıkarmak için çeşitli araçlar tasarlamış ve bunları bir eserinde ayrıntılarıyla tasvir etmiştir.
16. Yüzyılın ünlü astronomu Copernicus, sinüs fonksiyonunu kullanmamış, sinüs, kosinüs, tanjant ve kotanjantdan söz etmemiştir. Oysa Takiyüddin bunların tanımlarını vermiş, kanıtlamalarını yapmış ve cetvellerini hazırlamıştır.
1577 yılında III. Murat'ın fermanıyla Tophane sırtlarında bir gözlemevi kurmuş ve ne yazık ki bu gözlemevi, Şeyhülislam Kadızade'nin "Gözlemevleri bulundukları ülkeleri felakete sürükler." şeklindeki fetvası üzerine 1580'de yıkılmış ve bu olaydan beş yıl sonra da Takiyüddin, 1585 yılında ölmüştür.
İslam dini, namaz vakitlerini belirlemek için Güneş ve Ay'ın konumlarını temel almıştı. Ancak kıble yönünün saptanması ve sivil takvimin oluşturulması için gökbilim gözlemlerinden ve ölçümlerinden yararlanılmıştır.
Böylece, İslam devletlerinde rasathane kurumları oluşmuş ancak yaşamlarını fazla sürdürememişlerdir. İslam devletlerinde rasathanelerin yaşamlarının hep kısa olmasının ilk nedeni, kurumların birincil amaçlarının günlük yaşayışa ilişkin sorunları çözmek olmasıdır.
Takvimin oluşturulmasından ve kıble yönüyle ilgili gerekli saptamaların yapılmasından sonra rasathanelerin birincil amacı da ortadan kalkmış oluyordu. Gökbilim çalışmalarının kurumsallaşıp devlet politikası haline getirilmemesi de rasathanelerin kısa ömürlü oluşlarının ikinci nedeniydi. İslam devletlerinin yönetimlerinde meydana gelen değişiklikler rasathanelerle ilgili politikaların da değişmesine neden oluyor, rasathaneler ilgisizlik ve ödenek yetersizliğinden gözlemlere kapanıyordu.
Türk-İslam âleminin son, Osmanlı Devleti'nin ilk ve tek rasathanesinin kurucusu, klasik İslam astronomisinin de en önemli ve son temsilcisi olan Takiyüddin Raşit, İstanbul Rasathanesi ile meşhur olmuş bir Türk astronomudur.