Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'ya

Necmettin Şahinler

En Beğenilen Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'ya Gönderileri

En Beğenilen Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'ya kitaplarını, en beğenilen Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'ya sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'ya yazarlarını, en beğenilen Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'ya yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kelimeler bizi Hakîkat'e taşır ama Hakîkat'e ulaşınca onlara ihtiyacımız kalmaz. Rüh'un penceresine can kulaklarını koyanlar, dudak görmeseler de konuşulanı duyarlar.
·
Puan vermedi
Sanırım yeteri kadar araştırma yapmayan, irdelemeyen, sorgulamayan bir Müslüman olarak bu kitabı okuduktan sonra anladım ki Hz. İsa Peygamber bizim açımızdan biraz korkulan, uzak durulan bir Nebi olmuş. Sanki okursam, konuşursam Hristiyan olacakmışım gibi bir hissiyat, günah gibi bir şüphe falan filan. Tam olarak anlatamıyorum ama Hz.İsa inancı biraz tabu olmuş. Bu ne cahillik yarabbim. Elbette ki yok öyle bir şey. Attım kafamdan bu örümcekleşmiş hissi.
Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'ya
Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'yaNecmettin Şahinler · Hayy Yayınevi · 200816 okunma
Reklam
Cebrail, Allah'ın rahmetinin ilk müjdeci rüzgarı, diriltici soluğu, dölleyici nefesidir. Bu nefes ancak "nefsini Meryem'e dönüştürmüş" olanlara üflenir. Ve "nefslerini Meryem yapamayanlar ise İsa'yı (mana çocuğu/veled-i kalb) doğuramazlar."
240 syf.
8/10 puan verdi
·
57 günde okudu
Sanırım yeteri kadar araştırma yapmayan, irdelemeyen, sorgulamayan bir Müslüman olarak bu kitabı okuduktan sonra anladım ki Hz. İsa Peygamber bizim açımızdan biraz korkulan, uzak durulan bir Nebi olmuş. Sanki okursam, konuşursam Hristiyan olacakmışım gibi bir hissiyat, günah gibi bir şüphe falan filan. Tam olarak anlatamıyorum ama Hz.İsa inancı biraz tabu olmuş. Bu ne cahillik yarabbim. Elbette ki yok öyle bir şey. Attım kafamdan bu örümcekleşmiş hissi. Yazarımız ayetlerle birlikte Hristiyan alemindeki Hz. İsa ile Kur'an'daki Hz.İsa'yı öyle güzel anlatmış ki. Kutsal kitaplarımızdan İncil'in ilk olarak Tarsuslu Pavlus eliyle nasıl değiştiğini ve sonradan normal kitap gibi bir çok İncil türediğini ve her birinin misyonunu ayrı ayrı ele almış. En çok da Aziz Tomaya göre İncil öğretilerinin üzerinde durmuş. Bence en çok dikkat çekici konu olarak da günümüzde de insanların ikiye bölündüğü konu olan Hz. İsa Mesih tekrar dünyaya inecek mi konusuna güzel bir açıklama getirmiş. Yazarımız kesinlikle böyle bir şey olamaz diyor. Bu konuda açıklamalı bir ayet b ulamadığım için ben de destekliyorum. Ama yine de insanın kafasında soru işaretleri oluşmuyor değil. Çünkü gaybı bilen sadece Yüce Allah(CC) Okumanız tavsiyesiyle... Keyifli okumalar.
Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'ya
Tanrı İsa'dan Tavrı İsa'yaNecmettin Şahinler · Hayy Yayınevi · 200816 okunma
Nehirlerin gürültüsü denize ulaşıncaya kadardır. Ve bütün ayrılıklar, ayrı bilinenin aslında aynı hakîkatin farklı vecheleri olduğunu idrâk edememekten doğar.
insan için zâhirle uğraşmak, bardağın/çanağın içini yıkamak yerine onun dışıyla meşgul olmaktır. Oysa bardağın/çanağın kullanılması için önce içinin yıkanması şarttır. Sadece zâhire takılanlar ve dışı süslemeye çalışanlar hakîkati tanıma ve idrâk etme noktasında ne yazık ki başarısız olacak ve bir türlü taklitten tahkike geçemeyeceklerdir.
Sayfa 202Kitabı okudu
Reklam
nefsini er kişi kılabilenler Mi'rac'larını gerçekleştirmiş olan veli kullardır ve onlara artık ne korku vardır ve ne de hüzün. Onlar ölmeden önce ölmüş, namazları "er kişi niyetine" kılınmıştır.
Sayfa 141Kitabı okudu
Toprak post, Allah dost olacaktır. Tüm yeryüzü Mâbed, tüm meşrû fiiller ibadet hâline getirilmiştir. Böyle bir anlayı şın şekillendirdiği dünyada aracılara, komisyonculara, kutsal laştırılmış haraç ve hurûc ekiplerine ihtiyaç yoktur.
Kendilerine Rabbinden bir hakikat/burhan gelenler şüp he denizinde yüzmeyi bırakmışlardır.
İnsan, Allah'ı idrak edişinde, yalnızca teşbihe başvurursa müşrikliğe düşmüş olur. Teşbihi gözardı edip de kuvvetle tenzihi yeğlerse, bu sefer de bütün yaratılmış alemin ilahi tabiatını inkar etmiş olur. Kelime/ilke olarak kabul edilmesi gereken en doğru tutum "Tevhid" dir. Tenzih'in temsilcileri yahudiler ile Teşbih'in temsilcileri hıristiyanlar, ancak Tevhid'de buluşurlarsa gerçek manada Allah'a kulluk edebilirler.
Reklam
İrfanî literatürde namazın kıyâmı "Hakk Mertebesi"ne, rükûsu "Tecellî Mertebesi"ne, secdesi ise "Kulluk Mertebesine işaret eder. Kıyâmdan başlayan ve secdede noktalanan bu eylemler serisi süreklilik arzeder ve birbiri peşisıra bir idrak dönüşümü olarak deveran içerisindedir. Kıyâmda yani "Hakk Mertebesi"nde (Cem) kişi kendi hakîkatinin sırrına ermiş "Hakk ile Hakk" ol muştur.
Secde ise kulluk tavrının en ileri boyutu, bir anlamda esa sıdır. Kişinin Allah karşısında acziyetini, mahviyetini ve hiçli ğini ifade eden bir eylemdir. Secde eden, Allah ile “hür ve aşka dayalı bir ilgi içindedir. Secde bir sûfî deyişiyle: “Rahmân olan Allah'ın kucağına eğilmektir."
Kelimeler bizi Hakîkat'e taşır ama Hakîkat'e ulaşınca onlara ihtiyacımız kalmaz. Rüh'un penceresine can kulaklarını koyanlar, dudak görmeseler de konuşulanı duyarlar.
Eğer yaşadığımız çağa farklı bir isim vermek gerekirse yeni bir isim olarak "Keşkeler Çağı" adını verebiliriz. Yaşamı ıskalamanın ve elimizdeki değerleri bilememenin sığındığımız adıdır keşke. Kaçırılmış fırsatların, bastırılmış duyguların, harcanmış hayatların, boşa yaşanmış ya da hakkıyla yaşanamamış yılların, gecikmiş itirafların ağıtıdır. Çarpılıp çıkılmış bir kapıda, yazılıp yollanmamış bir mektupta, göz yumulmuş bir haksızlıkta, vakit varken öpülmemiş bir elde, dilin ucuna gelip ertelenmiş bir sözde, sorulmamış/öğrenilmemiş bir bilgide sonradan pişman olmanın, dövünmenin, yerinmenin, hayıflanmanın hayal kırıklığıdır keşke. Konuşmamız gerektiğinde susmuş, koşacağımız yerde durmuş, sarılacağımız yerde kopmuşsak şimdi sızlanmanın bir anlamı kalmamıştır. Kısaca "şimdi ki aklım olsaydı böyle yapmazdım" deyişlerinin, telâfisi olmayan mezarlığıdır.
Sayfa 197Kitabı okudu
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.