Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Perg Efsaneleri 4. Kitap

Tanrıların Alfabesi

Barış Müstecaplıoğlu

Tanrıların Alfabesi Gönderileri

Tanrıların Alfabesi kitaplarını, Tanrıların Alfabesi sözleri ve alıntılarını, Tanrıların Alfabesi yazarlarını, Tanrıların Alfabesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Işığı bekleyerek çürümektense, karanlıkta yürümek evladır.
288 syf.
9/10 puan verdi
Seriyi bitirdikten sonra hiçbir şey yazmadığımı fark ettim. Biraz üzgünüm bittiği için, o yüzden bu kitabı çok yavaş okudum. Resmen tadı damağımda kalmış gibi. Neredeyse her türden çok fazla fantastik eser okudum bu güne kadar, Perg Efsaneleri çok daha tutarlı olay örgüsü ve karakterleriyle birçoğuna gerçekten taş çıkartır. Hak ettiği değerin tam olarak verildiğini düşünmüyorum açıkçası.
Tanrıların Alfabesi
Tanrıların AlfabesiBarış Müstecaplıoğlu · İthaki Yayınları · 201384 okunma
Reklam
Bilirsiniz, devrimlere önayak olan çoğu zaman gençlerdir. Çünkü şahit oldukları zulümlere karşı sessiz kalamazlar. Sonuçlarını düşünmeden harekete geçerler. Kendilerine neye mal olursa olsun... Yaşlıların ise canı baldan tatlıdır. Ayrıca haksızlıklara alıştıkları için bir yanlış gördüklerinde aynı ölçüde tepki göstermezler. Bu yüzden doğruyu yapmak söz konusu olduğunda gençlerin bir üstünlüğü vardır. Ama yaşlılar da gençlerde olmayan bir özelliğe sahiptir, tecrübeleri sayesinde yanılabileceklerini bilirler. Temkinli davranırlar, geri dönmek zorunda kalabileceklerini bildikleri için kapıları çok sert kapamazlar. Bugünkü görüşlerinin yarın değişebileceğinin farkındadırlar. İşte gerçekten erdemli olan, gençliğin ruhu, coşkusu, masumluğu ile yaşlılığın bilgeliğini birleştirebilen, gençken yaşlıların gözünden bakıp kantarın topuzunu kaçırmayan, yaşlıyken gençlerin coşkusunu paylaşabilendir.
Sayfa 186
Ama hayat böyleydi işte. Yapılması gereken yapılacaktı.
Sayfa 182
288 syf.
·
Puan vermedi
Romanlar bitmesin!
Yazarın Perg serisini tamamlamak hem sevindirici hem de üzücüydü. Kendim de fantastik öykü ve roman denemeleri yaptiğim için olabilir bu duygularım ancak varlıklarına alıştığım dostlarımdan ayrılmışım da yalnızlık çekiyorum gibi geliyor, böylesine güzel dünyaları anlatan bir metni bitirdiğimde. Tabii ki her güzel şeyin bir sonu var. Bu roman serisi de eninde sonunda bitecekti ama doyamadan bu diyardan sürgün edilmişim hissine engel olamıyorum. Perg efsanesini anlatan dört romanın sonuncusu olan Tanrıların Alfabesi, diğer üç kitapla kurduğu bağlantılar, olayların iç yüzünü öğrenmemiz bakımından tüm taşların yerine oturmasını sağladı. Onurlu savaşçıların dava uğruna feda ettiklerini okurken aralarında kurdukları sıcak dostluklar, günümüz insanının hasret kaldığı türden bir samimiyete sahipti. Dilin akıcılığı, olayların kurgusu, evrenin mantığı yerli yerindeydi. Farkli diyarlar sayesinde ortaya çıkan kültürlerin zenginliği de tatmin edici cinstendi. Bu nedenle bu romanın lafı uzatmadan her şeyi olması gerektiği ölçü de basitliğe varmadan ama karmaşa da üretmeden dile getirdiğini söylemek yerinde bir tespit olacaktır. Bu diyara adım attıktan sonra okuyucu, başlamadan önceki haliyle kıyaslanmayacak ölçü de deneyimler kazanmış olarak bitirebilir kitabı. Tabi kitabın hikmet ve bilgelik yönünü almaya niyetliyse...
Tanrıların Alfabesi
Tanrıların AlfabesiBarış Müstecaplıoğlu · İthaki Yayınları · 201384 okunma
Bazen insan uğrunda savaşması gerekmeyen bir sevgiye ihtiyaç duyuyordu. Özellikle de zaten birçok şey için savaşmak zorundaysa...
Sayfa 18
Reklam
İnsanlar ve promlar Perg'in dört köşesinde dualarına ismimi ekliyorlar. Evlerinin karanlıklarına çekilip kıpır kıpır dudaklarıyla onlara şefaat etmem için bana yalvarıyorlar. Canlarından çok sevdikleri çocuklarını esirgemem için gözyaşları döküp el açıyorlar. Ben ıssız topraklarda, çıplak bir dağın tepesinde pineklerken, kendi yarattığım sorunlara bile çare bulmaktan acizken, yüreklerinde derin bir inançla benden medet umuyorlar. Tanrım, ne komik... Ne kadar acı.
Sayfa 11
"Perg'de çok fazla acı vardı, ama aynı oranda mutluluk da vardı. Her solan çiçeğe karşı binlercesi açıyordu. Hırslarına yenilenlerin yanında sevmesini bilenler de oluyordu. Açlıktan ölen çocuklar kadar yeni doğanlar da gerçekti. Hayat, hiçbir yerde mükemmel değildi. Daha iyi olması için savaşmak gerekliydi. Ama bu hayat, şu anki haliyle de yaşanmayı hak ediyordu. Önemli olan çirkinlikler kadar güzellikleri de görebilmekti."
Sayfa 267 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
"Ölmek için sadece bir anlık cesaret yeterliydi. Yaşamaya dayanmak ise her an cesaret göstermeyi gerektiren, daha kahramanca bir işti."
Sayfa 245 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
"Ruhunu iyileştirecek bir büyü bilmek isterdim."
Sayfa 236 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Değişen yalnızca görünüşü olmuştu, karşılarında mağrurca dikilen adam gibi ruhu da canavara dönüşmemişti."
Sayfa 235 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
"Bilgi ve erdem, iki kapak arasında kaldıkları sürece yararsız tohumlardan ibarettir. Yeşerip meyve vermeleri için hayata karışmaları gerekir."
Sayfa 187 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
"Onlar için müzik, neredeyse hava ya da su kadar yaşamsaldı."
Sayfa 122 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
"Bilgelik, yanılabileceğini de bilmek anlamına mı geliyordu acaba?"
Sayfa 48 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
“ Bazen insan uğrunda savaşması gerekmeyen bir sevgiye ihtiyaç duyuyordu. Özellikle de zaten birçok şey için savaşmak zorundaysa... “
17 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.