Tarihten daha somut hiçbir şey yoktur. Tarih üzerine fikirler, teoriler ve tasavvurlar, tarihsel bir eserin muhakkak ki ölü kısmıdır, aynen kalıtım teorisinin filanca romancının eserinin ölü kısmı olması gibi. Fikirler çok ilginç değildir; akademik bir alıştırma ya da büyük modacıların sunumları gibi sosyetik bir ritüeldir bu. Tarihin ne yapısı ne yöntemi vardır ve şurası kesin ki, bu alandaki bütün teoriler ölü doğar.