Tarih ve Miras Gönderileri
Tarih ve Miras kitaplarını, Tarih ve Miras sözleri ve alıntılarını, Tarih ve Miras yazarlarını, Tarih ve Miras yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
II. Abdülhamid, Türk tarihinde despot bir hükümdar olarak ciddi bir şekilde eleştirilmektedir. Ancak, onun bir reformcu olarak üstlendiği rolü küçümsemek hata olur. Yaygın olan görüşün tersine, Abdülhamid daha önceki reformlardan gerekli dersi almış ve onun döneminde gerçekleşen batılılaşma reformları, daha önceki değişimlere nazaran daha yaygın bir etkiye sahip olmuştur.
Sayfa 269 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 16
David Russel
Hayatta en zor şey, hangi köprüyü geçeceğine, hangi köprüyü yakacağına karar vermektir.
Sayfa 257 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 15
Muzaffer Osmanlılar, Batı'nın günahlarına karşı tanrının öfkesini temsil ediyordu.
Sayfa 248 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 14
Ahlaki yargıları, dinen bozulmuş bir çifte standarta göre yapılıyor görünüyordu. Batı'da "insan" demek "Hristiyan" demekti. Böylesi alçakça bir adaletsizliğin yaratıcıları uygar olamazdı.
Sayfa 228 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 12
Her birey ve her kurum, diğerinin servetini, elverişli ve işe yarar gördüğü her yöntemle kamulaştırmaya meyillidir.
Sayfa 213 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 11
... Sebep her ne olursa olsun, şu asla unutulmamalıdır ki Bizans'ın bin yıllık tarihi boyunca, hanedanlıkta en az on dört değişiklik olmuştu ama sadece Osmanlı hanedanlığı tek başına altı yüzyıl var oldu. Siyasi istikrarsızlık bu nedenle çok göreceliydi.
Sayfa 203 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 11
İnsan, kaderine doğru yürür..
Çöküş sürecindeki bir imparatorluk "bir şeylerin ters gittiğini" çok iyi bilir. Çözüm bulmak için çabalar ama açıklanamayan bir biçimde çözülmeyi tersine çevirmede aciz kalır.
Sayfa 202 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 11
Ölümcül savaşta karşı karşıya gelen her insan, onları birbirine bağlayan akrabalık duygusuyla, karşılıklı saygı anlarını tatmıştır. Dini farklılıklar böyle duyguları değiştiremez, bunlar insanın doğasında vardır.
Sayfa 201 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 11
Aslında Selçuklu döneminin ilk iki yüzyılında Anadolu'da, Osmanlı yönetimi altındaki altı yüzyıldan ya da Doğu Roma İmparatorluğu'ndaki bin yıldan çok daha özgün mimari eserler üretilmişti.
Sayfa 187 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 10
Devletlerin doğuşu, batışı gibi çok karmaşık bir süreçtir.
Sayfa 141 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 8
Batı Avrupa, Türklerin aracılığıyla İslamiyet ile temas kurduğu için, Müslüman düşmanı temsil eden kişi de Türk oldu. Batılılar hiçbir zaman, Ortodoks Hristiyanlar gibi Türklerle yan yana yaşama fırsatı bulamadıkları ve söylenceleri kıramadıkları için bu fikir oldukça yaygındı.
Sayfa 140 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 8
Haçlı Seferlerinin Nedenlerinden Biri:
10. yüzyılın sonlarına doğru, insanlar dünyanın sonunun yaklaşmakta olduğuna inanmaya başladılar ve bu inanç sonraki 1000 yıl boyunca kaybolmadığı gibi 11. yüzyılda Kudüs'e sayısız hac yolculuğu yapılmasına da yol açtı. Hristiyan hacılar, dünyanın sonu gelmeden, işledikleri günahlar için af dilemek istediler.
Sayfa 137 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 8
Selçukluların 1071'de Malazgirt'te Doğu Roma ordularına karşı kazandığı zafer, İmparatorluğun nasıl bir çöküşün içinde olduğunun kanıtıydı. Bu tarih, Batı ile Türkler arasında sekiz yüz elli yıl boyunca sürecek olan çekişmenin ilk beş yüz yılının başlangıcını işaret ediyordu.
Sayfa 135 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 8
Türkler, 1071'de Anadolu'ya girişlerinden iki yüzyıl önce İslami felsefedeki yerlerini oluşturmuşlardır. Yunan düşüncesi ile karşılaşmaları ise Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşundan dört yüzyıl ve İstanbul'un fethinden altı yüzyıl önce gerçekleşmiştir.
Sayfa 114 - Yakın Plan Yayınları - Bölüm 6