Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri

Nihad Sâmi Banarlı

Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri Sözleri ve Alıntıları

Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri sözleri ve alıntılarını, Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri kitap alıntılarını, Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan ister hâkim, ister devlet adamı, ister fen adamı, ister sanatkâr, ilâhiyâtçı, şâir, edib ve başka meslekten olsun, içinde bir vicdan dünyası bulunabildiği ölçüde insandır.
Sayfa 200 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Henüz olgunlaşmamış insanda eğer bir değer hissediyorsanız ve o insan bu değerini hazmedecek seviyede değilse, ona iltifâtınızı fazla yaldızlı sözlerle söylemeyiniz. Sonra o kendi kabiliyetinden, insanlık da böyle bir istîdâdın gelişmesinden mahrum kalır.
Sayfa 250 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Reklam
21 yaşında İstanbul’u fetheden Fatih;
“İktidârımın vâsıl olduğu mertebeye ecdâdımın âmâli bile erişememişti”
Sayfa 78 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Bir millet, dünyâyı fethe çıkmadan da, kendi vatanında göstereceği kültür, sanat ve medeniyet yükselişleriyle dünyânın gönüllerini fethedebilir.
Sayfa 32 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Fatih Sultan Mehmed
İyi tahsil, yüksek terbiye görmüştü. Yalnız sosyal bilgilerle değil fen bilgilerinde de derin kültürü vardı. Devrinin en büyük şâirleriyle yarışacak hattâ yarışı kazanacak kadar şiir sanatına ve sanat kültürüne sâhipti.
Sayfa 81 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Batı hayranlığı eleştirisi;
Neredeyse “Avrupalı olmak için tek çâre Türklükten kurtulmaktır!” diyenimiz olacak. Kaldı ki bu çâre tam değildir. Hem Anadolu’da yaşamak, hem Avrupalıyım demek olmaz. Bunun için Avrupa’nın göbeğinde bir şehre gidip kapılanmak doğrudur. Batı hayranlığında bu dereceye ermişlere doğru tavsiye budur.
Sayfa 183 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Reklam
Nedim:
. Niçin sıksık bakarsın böyle mir'ât-ı mücellâya Meğer sen dahi kendi hüsnüne hayran mısın kâfir
Sayfa 241Kitabı okudu
Şehîd kelimesinin hafifçe uzayan “i” harfi sonunda “d” ile biten yumuşaklığı, vatan ve îman uğrunda ölüme koşanların, ölüme bir güzellik, bir yücelik ve bir yumuşaklık verenlerin mâcerâsına uygundu.
Sayfa 134 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Unutmak geri ve basit insan rûhunun tabiî hareketidir. Vefâlı ve iyi ruhlu insan ise unutmadığı, unutamadığı ölçüde insandır.
Sayfa 162 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Namık Kemâl anlatıyor: Mevsuk rivâyetlerdendir ki, Molla Gürani, şehzadenin* meclisine ilk girdiği gün, yanında bir sopa götürür. Çocuk, onun ne olduğunu merakla sorunca: "Pederiniz serkeşliğinizi işitmişler. Eğer yine okumak istemezseniz, emrettiler, sizi bu sopa ile yola getireceğim."
Sayfa 59 - FatihKitabı okudu
Reklam
(…) dünya tarihinde ilk defa cehâlet Türkiye’de ve bugün tam bir meslek ve ihtisas derecesine yükselmiştir.
Sayfa 96 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Güzellik gizli kalmaz; mutlak görünmek ister; kendini görecek gözler, kendini sevecek gönüller özler, arar ve bulur.
Sayfa 255 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Kanûnî döneminin Avusturya elçisi Ogier Busbecq;
“Vazîfe ve memûriyetleri, herkese Sultan verir. Bunu yaparken ne zenginliğe ehemmiyet verir, ne boş ricâ ve dâvâlara… Yalnız liyâkate bakar, seciye arar, fıtrî kabiliyet ve istîdat düşünür.”; “Nâmussuz, tembel ve âtıl olanlar, hiçbir zaman yükselemezler.”; “Türklerin neye teşebbüs ederlerse muvaffak olmalarının, hâkim bir ırk hâline gelmelerinin ve gün geçtikçe büyümelerinin sırrı ve hikmeti burdadır.”
Sayfa 126 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Bir dîne inanan milletler, o dîne kendi üslûblarıyla inanmaz ve ona kendi sanat ve vicdan dünyâlarından yeni hamleler katmazlarsa dinler canlılıklarını kaybedip yaratma ve yükselme kudretlerinden uzaklaşırlar.
Sayfa 214 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
Mevlana Celaleddin Rumi
Asıl adı Mehemmed olan Celâleddîn’in daha yaygın unvânı: Mevlânâ Celâleddîn Rûmî’dir. Bu unvandaki mevlâ, efendi ve mevlânâ, efendimiz demektir. Ona Rûmî denilişi, sanat, îman ve düşünüş hayâtının o asırlarda Diyâr-ı Rûm diye anılan Anadolu’da geçmiş ve bu vatanda ebedîleşmiş olmasındandır.
Sayfa 232 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu
135 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.