Ya çok tuzluyuz Ya da tuzsuz! Basit. Hep eklenen bi şeyiz ya da eklenilen!
Suyumuz az, şekerimiz fazla, kalbimiz haddini aşarak çarpıyor
Eklemlerimiz bunun yüzünden oynak, kemiklerimiz sert,
etimiz yumuşak,
Salağız işin açıkçası
Basitiz yani
Çok kültürlü amipleriz yeryüzüne saçılmış milyarlarca
Tek derdimiz bölünüp bölünüp çoğalmak
Basit. Yaklaşıp dikkatle bakılan akvaryumun
Bir ayna olduğundan habersiz, balık hafızalarımızla
Bir insanlık tarihi yazıyoruz. Yazdığımı sanıyoruz.
Unuttuğumuz bir şey var
Nedense hep neyi unuttuğumu bile unutuyoruz.
Zahiri bir bilincim de var benim
köklerimde.
Tabiatım o münasebetle muhlis;
Tedrisatım o nedenle müşkül;
Cennete düşsem cehenneme giderim
ilk melekle.
Bir cinayet işlemişim belli
ellerim mürekkep içinde.
Tekrarlanan, tekrarları yüzyıllara yayılan şeyler gelenekselleşir, kalıplaşır. Tekrarın yüceliğine sığınan muhafazakârlardır yeninin peşine düşmek için tekrarı reddeden serseriyi linç edenler.
Serserilere teklif verilmez, onlardan teklif beklenmez. Teklifsizliktir o serserinin fiyakalı gözlerindeki bol mermili şarjör. Bastı mı tetiğe: Tak! Tak! Tak!
Böyle bir şeydir onda bakmak!
Ben sizi görmeye gelmiştim aslında, ne yazık kaderim oldu size yalnızca acıyarak bakmak!
Şairin size bakmasını istemiyorsanız, sizi görmesine yardım edin!