Böyle düşünmekte haklıydı çünkü “güç”, ruh gibi bir detaydır; bedeniniz çökse de, artık hareket edemeyecek kadar yaşlanıp güçsüzleşseniz de ruhunuz sizi koşabileceğinize inandıracak kadar inatçı olabilir.
“Irkçılık, çok ilkel bir tavırdır. Woosterlandlı bir hekim, bir polis, bir asker; Konnersialı biriyle karşılaşınca ırkçı düşünmemeli ve sadece görevini yapmalı.”
“İnsanlar; büyük işleri, büyük adamların, büyük adımlarla yaptıklarını sanırlar. Oysa bu işin matematiği çoğunlukla farklıdır ancak perde arkasını göremediğimiz için senaryolar, senaryolar...
“Yeri gelmişken söyleyeyim, dünyanın sonu gerçekten de hiçbir zaman gelmez; oyuncular değişir sadece. O figüran gider, öteki gelir; o jön değişir, bir başkası geçer kameraların karşısına. Öyle dünyanın bir anda yok olması söz konusu değildir yani. Neden mi? Buna hayvanlar yeltenmez, insanlarınsa gücü yetmez. En son ne olur biliyor musunuz? Bütün insanlar ölür mesela başrolde aslanlar kaplanlar, dinozorlar filler olur yine; tıpkı “en asır”da olduğu gibi.”