Kadının eşsiz mücadelesinden bahsediyor. Hatay'dan koparılıp Fırat'ın kenarında bir köye götürülen on üç yaşında bir çığlık Sera; çöle düşmüş Fırat'ın sesi, öyle uğultulu, öyle içli...
Onun trajik öyküsüyle gözlerine yansıyan geleneğin katı, ağır yükü altındaki bir kocanın vefasızlığı, vicdansızlığı, daha doğrusu aymazlığı...
Tek kelimeyle bu adama ve kitaplarına bayılıyorum.
Kesinlikle okunmasını tavsiye ederim.