Timur'un adı değişen alfabeler ve telaffuz yetisinden dolayı birçok şekilde tasvir edilir. Çağatay Türkçesi ile Temur, günümüz Türkiye Türkçesi ile Timur olarak evrilir. Aynı şekilde Göktürkçe ise Temür olarak telaffuz edilir. Timur adının anlamı ise Demir, Demirci manası taşımaktadır. Yine eski Türkçe'de Demir'in telaffuzu Temir olduğundan, Nihal Atsız, Mustafa Kemal Atatürk gibi Türkçü kimliğe sahip isimler, onu adının anlamıyla Temir ya da Demir diyerek anarlardı. "Atatürk Timur'a ayrı bir hayranlık duyardı. Soyadı kanununda onun soy ismi vermesini isteyenlerin çoğuna Timurlenk soyadını verdi. Sık sık tiyatro yapan öğrencilerle birlikte olur, 'Erkeğin adı Timur, kızınki Ayşe olsun' derdi. Onun zekâsına, askerî disiplin ve dehasına büyük saygı duyardı. Timur'dan daha çok, adının anlamı olan 'Demir' diyerek bahsederdi." (Arif Nihat Asya)
Cengiz ordusunu, sonradan Timur'un da sadık kaldığı bozkırın geleneksel onluk sistemine göre; on, yüz, bin ve on bin askerli birlikler halinde düzenlemişti. Askerlere, savaşlarda yenilgiye uğrattıkları düşmanlardan sağlanan ganimetlerden ve kentlerin yağmasında ele geçirilenlerden başka ödeme yapılmazdı. Daha önceden birbirine düşman olan boylar, ihtiyaten bölünüp ayrı ayrı birliklere konulur, böylece kendi boylarına olan sadakat duyguları zayıflatılarak, Cengiz'e bağlılıklarında birleşen yeni bir güç ortaya çıkarılırdı. Ayrıca imparatorluk merkezinde görev yapan on bin askerlik bir muhafız alayı vardı. Timur da Orta Asya'nın farklı kavim ve boylarını bir ordu içinde sımsıkı denetlemek için benzer bir strateji izlemişti. Bu devamlılık, özellikle Moğollar'ın izlediği kuşatma ve birçok düşmanı kaçar gibi yaparak bozguna uğratma taktiklerinde de gözlemlenir. (Timurlenk/İslam'ın Kılıcı, Cihan Fatihi-Justin Marozzi)