Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Titanic'in Batışı

Hans Magnus Enzensberger

Titanic'in Batışı Gönderileri

Titanic'in Batışı kitaplarını, Titanic'in Batışı sözleri ve alıntılarını, Titanic'in Batışı yazarlarını, Titanic'in Batışı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
0 zaman hepimiz: Yarın daha iyi olacak, yarın değilse bile öbürgün, diye düşünüyorduk. Neyse— belki de kesinlikle iyi olmayacak, ama değişecek, çok değişik olacaktı mutlaka. Her şey değişecek. Müthiş bir duygu. Anımsıyorum.
Sayfa 14 - Cem PDF
Reklam
Az iş değil dünyayı yerle bir etmek. En zoru da seslerin resmini yapabilmek,
Sayfa 12 - Cem PDF
Eskiden yaşam değildi ki o yaşanan. Seçeneğimiz yoktu. Ama şimdi yoksulluk egemen ve de bir çeşit huzur.
Hiçbir şeyin farkında olmadan, işime dalmış tıpkı o kentin kendi içinde ya da çok uzaklarda o daha mavimsi kentlerin diğer görünümleri içinde kayboluşları gibi, diğer bulutlar , ordular ve canavarlarla yaşayıp gidiyorum. Sürdürüyorum. Tümünü gördüm ben, yalnız sırtıma sapianan bıçağı göremedim.
Reklam
Mutlaka hep bir şey kalır geriye-- Şişeler, kalaslar, güverte koltukları, koltuk değnekleri, parçalanmış direkler : Su üstünde yüzebilen tahta parçalarıdır geriye kalan, sözcük kırıntıları. Şarkılar, yalanlar, kalintılar: Bir bölümüdür burada dans eden şey, ardımızdan su yüzeyinde yalpa vuran, mantar gibi.
Aklın akıl oldugunu, ama bunu anlamak için akıl olmadığını bilmek, Hegel olmayı gerektirmez, cep aynasına bir bakmak yeterlidir.
Reklam
Akıllı olduğumuz doğru. Ama evreni değiştirmekten çok uzak, sahnede beyinlerimizden tavşanlar çıkarıyoruz, tavşanlar ve güvercinler
We were prepared to go down like gentlemen
*** Dikkat dikkat! Önce kadınlar ve çocuklar!- Neden sanki? Yanıt : We are prepared to go down like gentlemen. -Ne yapalım? - Binaltıyüz kişi kalıyor geriye. Akıl almaz gemideki sessizlik. - Kaptanınız konuşuyor. Saat tam iki, emrediyorum: Herkes kendini kurtarmaya baksın ! -Müzik! Orkestra şefi sopasını son numara için kaldırıyor.
Kalabalığız biz Gittikçe de çoğalıyoruz daha uzun savaştıkça bir avuç yer uğruna bir tahta bir kalas uğruna Çok yakınız birbirimize bitlerimizi ayıklamak süt vermek dövmek için birbirimizi Cep hırsızının ezilmiş eli katilin bıçağı düşüyor Boğuyoruz birbirimizi Sıkışmış öfke yırtıyor deriyi ve bayılacak Birden korkunç çoğaldık Ezenleri eziyoruz
sandığım
Bırakın çıkayım, diye bağırıyorum işte, donup kalarak, bir şey anlamadan, çok bilmişlikle, ter içinde. ... İşte ben de, şimdi üzüntümü dile getiriyorum, kendi üzüntümü, yazık oldu bana! O sırada boğuk bir puf sesi çıkararak kapak yeniden, güvenlik açısından, kapanıyor üzerime.
Sandık dediğim zaman, neyi kastettiğimi biliyorsunuz pekala, öyle aptal aptal bakmayın, olağan bir sandığı kastediyorum sizinkinden daha koyu renkli de değil üstelik.
80 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.