Titanın Laneti Gönderileri
Titanın Laneti kitaplarını, Titanın Laneti sözleri ve alıntılarını, Titanın Laneti yazarlarını, Titanın Laneti yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Haa," dedi Kıvırcık. "Yalnız olacağız diyorsunuz. Elbette, Kherion." Sonra sefil bir halde bana bakıp "Görüyor musun? Kimse bir keçiyi istemiyor," dedi.
Sayfa 99Kitabı okuyor
"Onu kim suçlayabilir ki?" dedi Kıvırcık. "Artemis'le bir ömür? Offf... of."
Thalia gözlerini devirdi. "Siz satirler yok musunuz, hepiniz aşıksınız Artemis'e. Aşkınıza asla karşılık bulamayacağınızı bilmiyor musunuz?"
"Ama o... o kadar doğaya düşkün ki..." Kıvırcık bayılacak gibiydi.
"Sen kafayı peynir ekmekle yemişsin," dedi Thalia.
"Ah, ah..." dedi Kıvırcık, hülyalara dalmıştı, "işte biz, peynirle ekmek gibiyiz."
Sayfa 44Kitabı okuyor
"Senin ölümcül hatan, kişilere olan sadakatin Percy. İşi nerede bırakacağını bilmiyorsun. Bir dostunu kurtarmak için dünyayı kurban edebilirsin. Kehanetin kahramanı söz konusu olunca, bu çok, hem de çok tehlikeli."
Yumruklarımı sıktım. "Bu hata değil. Sırf arkadaşlarıma yardım etmek istiyorum diye..."
"En tehlikeli hatalar, ayarında yapıldıklarında iyi şeyler olanlardır," dedi. "Kötüyle savaşmak kolay. Bilgelik noksanlığı... işte bunla savaşmak gerçekten zor."
Sayfa 292 - Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
"Beni sert yargılama melez. Bilgece tavsiye genelde sevilmez ama gerçeği söyledim."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
"Bunu aklından çıkartma Percy. En cesurlar bile düşer."
Sayfa 290 - Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
Çıt olmak (2)
"Yıldızlar," dedi fısıltıyla. "Yeniden yıldızları görüyorum, leydim."
Artemis'in yanaklarından aşağı bir damla gözyaşı süzüldü. "Evet, cesur çocuğum. Bu gece çok güzeller."
"Yıldızlar," dedi yine. Gözleri gece göğüne sabitlenmişti. Ve bir daha da hareket etmedi."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
Çıt olmak:(
"Ama o an, onu öldürenin yalnızca zehir olmadığını anladım; babasının son darbesiydi."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
"Onu sihirle iyileştiremez misiniz ?" diye sordum Artemis'e. "Yani... ne de olsa siz bir tanrıçasınız."
"Hayat kırılgandır Percy. Kaderler ipini kesmeye karar vermişse, elimden gelecek bir şey yok."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
"Sanki aynı anda bir sürü zihin parçalanmış gibi bir ses duyuldu. Deliliğin sesiydi bu."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
Umursama səviyyəm ;
"Ölmek üzereyiz ! Kheiron nerede ?"
"ölmek üzeresiniz demek," dedi Bay D. ve keyifle hülyalara daldı. "Ne heyecan verici Ne yazık ki Kheiron bunda değil. İsterseniz mesaj bırakın, ileteyim ?"
Dostlarıma baktım. "Sonumuz geldi. O halde savaşarak ölürüz."
"Ne asilce," dedi Bay D. ve esnerken ağzını kapadı. "Peki sorun ne tam olarak ?"
Bir faydası olmayacak diye düşünsem de Bay D.'ye Ophlotaurus'u anlattım.
"Hımmm," Buzdolabının içindekileri gözden geçirdi "Demek mesele buymuş. Anlıyorum."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
"Ona kim, nasıl zarar verebilir ki ?" dedim. "O zararsız."
Zoe öyle dercesine başını salladı. "Ama masumları öldürmek güç verir. Hem de korkunç bir güç."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
"Bulabilecek kadar akıllıysan, her zaman bir yol bulunur."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
"Orada ne yapıyorlar ?" diye sordum.
"Heykellerin tırnaklarını ovuşturuyorlar," dedi Thalia.
"Şans getireceğini düşünüyorlar."
"Neden ?"
Thalia kafasını salladı. "Ölümlülerin aklına çılgınca fikirler geliyor. Bu heykellerin Zeus için kutsal olduğunu bilmiyorlar ama heykellerde özel bir şeyler olduğunu fark ediyorlar."
Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
Afrodit'lə coffee date'ə ehtiyacım var ahahah
"Aşk her güçlüğü yener," diye umut verdi Afrodit. "Helen ve Paris'i düşün. Aralarına bir şeyin girmesine izin verdiler mi ?"
"Truva Savaşı'nı başlaüp binlerce insanın ölmesine sebep olan kişiler değil miydi onlar ?"
"Pöf. Mesele o değil. Yüreğinin götürdüğü yere git."
"Ama... Nereye götürüyor bilmiyorum ki. Yüreğim yani."
Anlayışla gülümsedi. Gerçekten güzeldi. Sırf yüzü falan güzel olduğundan da değil hani. Aşka o kadar inanıyordu ki onu dinledikçe insanın içinin kıpır kıpır etmemesi mümkün değildi.
"İşin keyfinin yarısı bunu bilmemekte," dedi Afrodit.
"Çok acıyor için, değil mi ? Kimi seviyorsun, kim seni seviyor bilmiyorsun ? Ah, siz çocuklar yok musunuz ? O kadar şirinsiniz ki ağlatacaksınız beni."
"Yok, yok," dedim. "Ağlama."
"Sakın merak etme," dedi. "İşleri kolaylaştırıp canınızı sıkmayacağım. Bilsen ne sürprizler gizledim sizin için. Keder. Kararsızlıklar. Ah, bekleyin de görün."
"Aman ne gerek var," dedim. "Hiç zahmet etmeyin."
"Ah, ne kadar şirinsin ! Keşke tüm kızlarım senin kadar tatlı bir çocuğun kalbini kırsalar."
Sayfa 182 - Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu
"Anlam arayınca ortaya çıkar".')
"kehanet ne anlama geliyor, söyleyemez misiniz ?"
Apollon içini çekti. "Bunun yerine bir sanatçıya işlerinin anlamını sor veya bir şairden şiirini açıklamasını iste. Bu amacını aşar. Anlam yalnızca arayınca ortaya çıkar."
Sayfa 153 - Doğan Çocuk, 77. BaskıKitabı okudu