Tiyatrosu olan memleket muhakkak çok kuvvetlidir. Hem başı, hem sonu gibi, böyle son zirvesi gibidir tiyatro. Çünkü, tiyatronun olması için mutlaka cemiyet hayatının olması lâzımdır. Cemiyet hayatı olmadan fert, şiirde, romanda, fikirde kendi büyük ferdiyetini yaşatabilir; fakat cemiyette onunla eş ve onun mânalarını yaşayan fertlerden topluluklar olmazsa, cemiyet hayatı olmazsa, hayattan nasıl bir model gösterilir, sihirli bir çerçevede!..