Tom ve arkadaşlarını sevdiğimi söyleyerek başlamak istiyorum. Çocuklara göre: hayal güçlerini, meraklarını, masumiyetlerini, sorumluluklarını, güvenli saydıkları maceralarını... Büyüklerine göre saf haylazlıklarını, yaramazlıklarını okudum keyifle...
Mississippi Nehri kıyısındaki herkesin birbirini tanıdığı küçük bir kasabada geçen olaylar haliyle bütün kasabayı etkilerken siz de onlarla yaşıyormuş hissine kapılıyorsunuz. Hemen her macerasında insanoğlunun doğasından dem vurması ve bunu hem yetişkinlerin hem çocukların gözünden yapması ayrı güzellik. Malumunuz konu insan doğası olunca çember epey genişliyor ve hiç bir şeyi çocukların gördüğü açıdan göremiyoruz. Bir zamanlar çocuk olmamıza rağmen...
☆
Çok sevdiğim ve gülümseyerek andığım bir yeri paylaşmak istiyorum. Eski yeşilçam filmlerinden bir Sezercik klasiği vardı hatırlar mısınız bilmem, tabi ben karakteri yanlış hatırlamıyorsam... Aldığı ceza sonucu okulun arka duvarını boyamak zorunda kalır ama sanki bu görev özellikle ona verilmiş gibi davranarak arkadaşlarının iştahını kabartır. Sonuç olarak arkadaşları duvarı boyamak için sıraya girerler. O senaryonu Tom üzerinden okudum, mutlu oldum...
☆
Keyifli okumalarınız daim olsun...