Topal Osman Ağa kitaplarını, Topal Osman Ağa sözleri ve alıntılarını, Topal Osman Ağa yazarlarını, Topal Osman Ağa yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Osman Ağa, Ali Şükrü Bey'in öldürüleceğini bilseydi kesin olarak evine davet etmezdi. Ali Şükrü Bey, Osman Ağa'nın evinden ayrıldıktan sonra birileri tarafından kaçırılıp öldürülmüştür. Osman Ağa'nın cinayetten, sonradan haberdar olduğu kesindir. Çünkü cinayet işlendikten sonra son derece rahat bir şekilde Ankara'da dolaşmış, hatta Meclis'e bile gelmiştir. Ali Şükrü Bey'i öldürenler arasında İsmail Hakkı Tekçe kesin olarak vardır. Yaralı yakalanan Osman Ağa'nın 'Bana tuzak kurdunuz' yakınmaları üzerine kurşun yağmuruna tutan ve öldükten sonra da hırsını alamayan ve başını kesen İsmail Hakkı Tekçe'dir. Bir kere düşünün; Osman Ağa yakalansaydı, Yahya Kâhya ve Ali Şükrü cinayetini işleyenin İsmail Hakkı Tekçe olduğunu açık olarak söyleyecekti. Bu nedenle İsmail Hakkı Tekçe, Osman Ağa'nın vücudunu kurşun yağmuruna tutup kafasını kesmiştir. Bu tarihî yanlış nasıl düzeltilecektir? Bunun vebali İsmail Hakkı Tekçe'nin üstündedir.
Şehitlerimiz; Sakarya nehri kıyılarındaki Polatlı Haymana bozkırlarında; ilkbaharda karanfil, yazın gül, sonbaharda kasımpatı, ve kışın kardelen tohumları gibi yatmaktadır.
Bugünkü Tarsus Amerikan lisesi ile Gaziantep Amerikan Hastanesi'nin sahibi Amerikan Bord adlı, "misyonerlik" teşkilatının çil çil altınları ile Anadolu'yu hristiyanlaştırmak amacıyla 1820 yılında ilk misyoneri İzmir'e geldi.
Erzurum kongresi'ne katılanlar; 17 çiftçi ve tüccar, 5 emekli subay, 4 emekli memur, 5 öğretmen, 4 gazeteci, 5 hukukçu, 2 mühendis, 1 doktor, 6 din adamı, 3 eski milletvekili, 1 general ve 1 eski bakan olmak üzere, 54 delekeden oluşmuştu.
1 Ocak 1914 günü Harbiye Nazırlığına 34 yaşında atanan Enver Bey, artık Paşa olmuştu. Enver Paşa 5 Ocak 1914'te 7.500 subayı yaşlı ya da okuryazar olmadığı gerekçesiyle ordudan atıp, modernleşme çalışmasına başladı.
Teoman Alpaslan/ Topal Osman Ağa.
Mustafa Kemal Paşa'nın Koruma Birliği Komutanı, "Öncü Kuvvacı" , Gazi, Milis Yarbay.
Bir kitap neden alınır? Kapağı dikkat çekicidir, konusu dikkat çekicidir veya içeriği ilginizi çekmektedir. Kitabı alırken benim de içeriği dikkatimi çekmiş, kapağı da hoşuma gitmişti. Topal Osman Ağa, Milli Mücadele yıllarının önemli kahramanlarından birisi olması dolayısıyla, hakkında bilgi sahibi olmak istemiştim. Yazarın tarihçi olmaması dolayısıyla, konu ile ilgisi olmayan çok farklı bilgileri esere taşıması, kitabın okunmasını zorlaştırmakta, okuyucunun dikkatini dağıtmaktadır.
Yazarın dedesinin, Topal Osman Ağa'nın milislerinden birisi olmazsa dolayısıyla, hem dedesine hem de Topal Osman Ağa'ya karşı bir vefa duygusuyla meydana getirmiş olan eser, ilgisiz konuları çıkartılmasıyla daha az sayfalı okuyucunun dikkatini çeken bir hale getirilebilirdi.
Her şeye rağmen, Topal Osman Ağa ile ilgili eserin konuya ilgi duyanlar açısından okunması gerektiği inancındayım.
#Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
Menemen isyanını öğrenen Parti Pehlivan, isyancı tutukluların yanına gider. Bunlar, 11 yıl önce görüştüklerinde Yunan'a karşı silah atmayacaklarını söyleyen grubun ta kendisidir; onlara bakarak: "Biz köyünüze geldiğimizde Yunan, Menemen'i kan gölüne çevirmişti. Ezan susmuş, çan sesleri gelmişti. Yunan askerleri sarhoş olmuşlar, süngülerine takılmış Türk çocuklarıyla eğlence yapmışlardı. O zaman bize (kuvvacılara) katılmanızı istedik, 'Mehdi çıkmadan düşmana kurşun atmayız' dediniz. Gavur varken Menemen'i basmadınız. Şimdi Menemen'de gavur yok, çan sesleri yok, papazlar gitti, ezan sesleri döndü. Mehdi de şimdi çıktı geldi, 'din elden gitti' diye naralar atıyor ve birlikte Menemen'i bastınız, neden?" diye sorar, ancak cevap alamaz.
"Aziz milletime şunu tavsiye ederim ki; bağrında yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki vicdanındaki öz cevheri çok iyi tahlil etmek dikkâtinden bir an geri kalmasın."
Mustafa Kemâl Atatürk