Turancılık Milli Değerler ve Gençlik

Hüseyin Nihal Atsız

Turancılık Milli Değerler ve Gençlik Gönderileri

Turancılık Milli Değerler ve Gençlik kitaplarını, Turancılık Milli Değerler ve Gençlik sözleri ve alıntılarını, Turancılık Milli Değerler ve Gençlik yazarlarını, Turancılık Milli Değerler ve Gençlik yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir çiçekle bahar gelmediği gibi bir başarısızlıkla bir düşüncenin yanlışlığına hükmetmek de sağlam bir mantığın eseri sayılamaz.
Türkiye cumhuriyeti 1950 Mayısında kurulmuştur. Ondan önceki 1923-1950 çağı gayrımeşru ve müstebit bir diktatörlük zamanıdır. Diktatörlüğü yapan Halk Partisi, bilhassa onun ileri gelenleridir. Serbest Cumhuriyet Fırkası ve Müstakil Gurup gibi maskaralıklarla milletin ve dünyanın gözünü boyamaya kalkan ve boyadık zannedecek kadar da zekâdan mahrum olan bu partinin yaptığı kanunlar, kanun olmak vasfını haiz değildir. Çünkü kanunları, millet tarafından namuslu seçimlerle seçilen millet meclisleri yapar. Halbuki birinci ve sonuncusu müstesna, Millet Meclisleri namuslu seçimlerle değil; tehditler, dalavereler ve emirlerle tâyin edilmiştir. Halk Partisinin memlekete demokrasiyi bizzat verdiği hakkındaki iddia da boş ve gülünçtür. Yabancılara karşı eşsiz bir aşağılık duygusuyla hareket eden Halk Partisi ve onun şefi, Amerikan ve İngiliz elçilerinin ihtarları dolayısıyla demokrasiye razı olur görünmüş ve 1946 seçiminde 60 kadar muhalif milletvekilinin çıkmasına göz yummuş, fakat ötekilerini yine tayin ve hileyle kendi adamlarından yaptırmıştır...
Reklam
Halk Partisi kendi tüzüğünü anayasaya geçirmiş ve canı istediği zaman da anayasaya aykırı kanunlar çıkarmaktan çekinmemiş, işkence anayasa ile yasak edildiği halde Halk Partisi zamanında yurttaşlara yapılan işkence Bolşevik Moskofların memleketindeki işkencelerden hiç de aşağı kalmamıştır. Bunları görüp bilen, şahit olan ve çeken bir insan sıfatıyla söylüyorum...
Bugün Türkiye'de görülen huzursuzluk ve şuursuzluğun temel kaynağı Milli Eğitimin yıllarca gayrı millî emellere alet edilmesidir...
Gönlümüz öyle ister ki mektep sıralarında her talebeden en yüksek makamlardaki büyüklere kadar herkes, her gün köylerimizi ve onu yükseltme çarelerini düşünsün. Çünkü inkılap ve istikbalimizin esası köylerimizdir. Cılız ve hastalıklı köklerden büyük gövdeli ve devamlı bir ağaç yetişmeyeceğini daima hatırlamalıyız.
Sayfa 88
Batılı bilginlerin birçoğu dini taasupla Türklerin barbarlığını dillerine pelesenk etmişler, halbuki Türkler bütün tarihlerinde, en kırıcı oldukları zamanlarda bile Batılıların vahşetini göstermemişlerdir. Avrupalıların yalnız mezhep savaşları sırasında birbirlerine yaptığı vahşet onların başlarını ebediyen eğmeye kafidir.
Sayfa 83
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.