Daha çok tek elden çıkmış ve belirli bir dönemle sınırlı, yüzyıllar ve şahıslar geçidi şeklindeki edebiyat tarihlerine alışkın olan Türk okuyucusu, bu eserde ilk sayfalardan itibaren farklı bir yaklaşımla karşılaşmaktadır. Türk edebiyatının tarihsel gelişimini, türler ve problemler çerçevesinde, ayrıntılardan uzak, analitik bir yaklaşımla ele alan bu çalışmanın; Türk edebiyatının geniş coğrafyasında gezintiye çıkacak kültürel hayatın farklı kesimleri için önemli bir yol haritası ortaya koyduğu düşüncesindeyiz. Popüler niteliği baskın olan bazı çalışmalarla, belirli dönemlerle sınırlı bazı önemli edebiyat tarihleri bir tarafa bırakılırsa; elimizdeki eser, Türk edebiyatının bütününü bilimsel bir yaklaşımla ele alan, “tamamlanmış” ilk çalışma olma niteliği taşımaktadır.
Türk Edebiyatı Tarihi, gerek siyasi gerekse kültürel hayatta önemli dönüşümlerin yaşandığı tarihler dikkate alınarak, başlangıçtan İstanbul’un fethine, 1453’ten edebî anlamdaki Tanzimat’ın başlamasına, 1860’tan Cumhuriyet’in ilanına, 1923’ten XXI. yüzyıla olmak üzere dört cilde ayrılmıştır. Son dönemin, ana çizgileriyle de olsa 2000’li yıların başına kadar getirilmesi, okuyucunun yaşayan edebiyat hakkında fikir sahibi olabilmesi açısından yararlı olmuştur.