Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türk-İslâm Tasavvuf Geleneğinde Rüya

Hasan Avni Yüksel

Türk-İslâm Tasavvuf Geleneğinde Rüya Sözleri ve Alıntıları

Türk-İslâm Tasavvuf Geleneğinde Rüya sözleri ve alıntılarını, Türk-İslâm Tasavvuf Geleneğinde Rüya kitap alıntılarını, Türk-İslâm Tasavvuf Geleneğinde Rüya en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Herkesin rüyadaki hali, içinde bulunduğu sosyal, ekonomik ve psikolojik durumun rüyaya tesir edeceği sözkonusu olduğundan rüyada görülen aynı şey şahıslar için farklı anlamlar taşıyabilecektir.
beyne'n-nevm ve'l-yakaza
M. Arabi, yakazayı daha kısa olarak "Allah'ın gizlediğini anlamaktır" şeklinde özetlemektedir.* *Futuhat-ı Mekkiye
Reklam
Rüyaların zarar verip vermemesi kişinin kalbinin Allah'a olan bağlılığı ile ilgilidir. İnsanın üzücü bir rüya görmesi Allah'ın ona bir uyarısı niteliğindedir. Kişi sağlam inançlı ise görmüş olduğu üzücü rüyaya aldırış etmez.
Rüyada şeytanların yakını, dostu ve gönüldaşı olduğunu görmek onun ilişkide bulunduğu insanlarda hayır olmadığını gösterir. Çünkü kişi dostunun, sevdiği dini üzeredir. İlişki kurduğu, oturup kalktığı insanlarda hayır yoksa, kendisinde de hayır yoktur.
Ebu Ata İbn Adiy Ertan
"Ya nefsi sebbihi ebeden Ya nefsi muti hemeden Ve la tehinni ehaden İlla celiden sameden"
Buku Han, kavmini akıllıca idare ediyordu. Düşünde bir gök ruhu göründü ve onu Kut-tag dağına götürdü. Bu düş yedi yıl, altı ay ve yirmi iki gün tekrarladı. O gök ruhu, her defasında Buku Han ile görüşüyordu. Son gece kendisine veda edip ayrılırken, bütün dünyaya sahip olacağını ona bildirdi. Han, uykusundan uyanınca ordularını topladı ve dört kardeşinin komutası altında onları Moğollar, Kırgızlar, Tangutlar ve Khatay üzerine yolladı. Kardeşler her yerde zaferle savaştılar ve bol ganimet, yığın yığın esirle Orkhon vadisine döndüler. Ordu-balık'ı o vakit kurdular... Buku Han, çok geçmeden başka bir düş gördü. Karşısına beyazlar giymiş bir adam çıkmıştı. Başında da beyaz kurdelalar vardı. Elinde çam ağacına benzer bir yü taşı tutuyordu. Bu adam ona şunları söyledi: "Bu taşı yanından ayırmazsan, dünyanın dört bucağındaki milletleri hükmün altına alabilirsin." Aynı gece baş vezir de aynı rüyayı görmüştü. Buku Han yine ordularını topladı ve bu sefer batıya doğru yeniden yola çıktı. Türkistan toprağına varıp da geniş bozkırları, zengin meraları ve gür akarsuları görünce oraya yerleşti ve bugün Guz-balık dedikleri Balasagun şehrini kurdu. Orduları dünyanın her yanına ulaştı, bütün uluslara boyun eğdirdi ve artık onun kudretine karşı kafa tutacak kimse kalmadı(2-1)
Reklam
Rüya tabir edilmedikçe kuşun ayağına takılı bir şey gibidir, istikrarsızdır. Nasıl tabir edilirse öyle vuku bulur.
Budha'nın doğumu ile ilgili annesinin görmüş olduğu rüyayı buna örnek gösterebiliriz: "Prenses Maya, bir gece uyurken garip bir rüya görür: Pembe inci renginde altı ışıklı, çok parlak bir yıldız, uzayın derinliklerinden kendisine doğru geliyordu. Yıldız yaklaştığı zaman ortasında altı dişli beyaz filden bir damga farketti. Yıldız kadına çarptı ve eriyerek sağ böğründen içine aktı. Prenses uyandığında bütün vücudunu analıkla ilgili sonsuz bir mutluluğun sardığını hissetti. Ülkenin gökyüzü tarifsiz bir nurla doldu. Dağlar, yeryüzü sallandı ve derinliklerden bir ses duyuldu: Budha geliyor!"
Kanıkey Hatun, oğlu Semetey'in, Manas'ın ruhuna kurban kesmeye gideceklerini öğrenince engel olmak ister ve gördüğü rüyayı nakleder:« .. . Gece bir düş gördüm. Bu düşümde çok fena şeyler gördüm. Terkiye bağlanmış baş gördüm. Talas'ta yangın, Evliya Ata'da göl gördüm. Çatal boynuzlu ak tekenin aya bakıp melediğini gördüm. Büyük boynuzlu gök boğa sancak altında göründü. Kırk memeli sarı kancık acı acı uludu. Çınar ağacı gürültü ile devrildi. Talih kuşu başımdan uçup gitti, çağırsam da konmadı. Manas'tan kalmış sırlı kaseyi dolduramadım.· Düşümde gördüğüm bunlar neye işaret oluyor? Yavrum, babanın türbesine gitmeyi bırak, vereceğin kurbanı evde ver.»(38).
Çısuva Tutung şöyle söylüyor: "Dünyanın büyülü bir rüya gibi olduğunu anla Şeytanlara kendini ezdirmeden, iptilalara hakim ol, Her vakit temiz olan asıl gönlünü burkan bil. Üstün töre budur; bunu ele al, başkalan ile uğraşmağı bırak("'). Türk mitolojisinde varlıkların yaratılışı bir rüya neticesi olmuştur. Yaratılış efsanesinde Tanrı'nın bütün varlıkları gördüğü bir hayat veya rüya sonunda yarattığı belirtilir: Canı sıkılan Tanrı'ya ışıklı bir kadın hayali görünmüş ve "yarat" demiştir. O da yeri, göğü, canlıları yaratmıştır.