Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türkçe Dilbilgisi Öğretme Kitabı

Feyza Hepçilingirler

Türkçe Dilbilgisi Öğretme Kitabı Gönderileri

Türkçe Dilbilgisi Öğretme Kitabı kitaplarını, Türkçe Dilbilgisi Öğretme Kitabı sözleri ve alıntılarını, Türkçe Dilbilgisi Öğretme Kitabı yazarlarını, Türkçe Dilbilgisi Öğretme Kitabı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Adın, eksik kalan yanlarının tamamlanması işlemine "tamlama", eylemin eksik yanlarının giderilmesine "tümleç" demekte öncelikle birleşmeliyiz.
Sayfa 107
Özne insansa ve çoğulsa yüklem çoğul olur.
"Mankenlerimiz yurtdışındaki defilelerde de ülkelerini başarıyla temsil etti." dediğimizde niyetimiz bu olmasa da "mankenlerimiz"i küçümsemiş oluruz. Oysa, çok basit bir önlem, "etti" yerine "ettiler" demek yeter küçümseme anlamını kaldırmak için.
Sayfa 100
Reklam
Ad tamlamasını yalnızca "kapı-nın kol-u" örneğinden ibaret sanmak Türkçeyi hiç anlamamaktır.
Sayfa 99
Yapmayın, belirtisiz ad tamlaması araya sıfat almaz!
Dilbilgisi açısından "çorba kazanı" neyse "adalet bakanı" da odur. "Kazan"ın "eski" olduğunu belirtmek için, nasıl "çorba eski kazanı" demiyorsak "adalet eski bakanı" da dememeliyiz.
Sayfa 98
Nurullah Ataç, "Yüklemi en sona koymak, can evinden vurmaktır Türkçeyi"
Sayfa 75
Cengiz Bektaş, anlatmıştı bir toplantıda. Azerbaycanlı yazar Anar, Türkiyeli Türklerin, "Hoşuma gitti" biçimindeki kullanımlarını eleştiriyor; "Niye 'gitti' diyorsunuz? Güzel bir şeyse gelsin, niye gidiyor?"diye soruyormuş. Çünkü Azeri Türkçesinde, "Hoşuma gitti" değil, "Hoşuma geldi" denmekteymiş.
Sayfa 61
Reklam
''...deyimler, gerçekten Türkçenin önemli bir zenginliğidir. Ancak, Türkçenin deyim bakımından bu kadar zengin olması, bize aynı zamanda Türkçenin yoksulluğunu da göstermez mi? Halk (deyimi halk yapar), sözcük olarak karşılığını bulamadığı soyut kavramları karşılamak üzere oluşturur deyimleri. Öyleyse Türkçenin en önemli zenginliği sayılan deyimler, aynı zamanda aydın ve sanatçılarımızın, Türkçenin soyut kavram gereksinmesini karşılamakta yetersiz kaldığının da göstergesidir..."
Sayfa 54
İnsandan doğaya aktarmalar kapalı eğretileme (istiare); doğadan insana aktarmalar da açık eğretileme (istiare) kapsamında düşünülebilir.
Sayfa 47
Bir sözcüğün mecaz anlam taşıması için somuttan soyuta geçmesi şarttır.
Sayfa 43
Mecaz bir yan anlamdır; ama bütün yan anlamlar mecaz değildir.
Sayfa 43
55 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.