Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Türkçenin Kurtuluş Savaşı

Tahsin Yücel

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Gölge tiyatromuzun başlıca iki kişisini: yerli yersiz konuştuğu Osmanlıcayı simgeleştiren Hacivat’la bu fazla bilgiç ve fazla karmaşık dil karşısında sürekli başkaldıran halk adamı Karagöz arasındaki indirgenmez karşıtlığı vurgulamak gerekir.
Cumhuriyet KitapKitabı okudu
Reklam
Anamızın ak sütü gibi hem de ne olmuş?
İngilizce öğretimine ağırlık vermek savında olan bir özel öğretim kurumu gazetelerde “Siz hâlâ annenizin dilini mi konuşuyorsunuz?” biçiminde tanıtılar yayımlayabilmiştir.
Cumhuriyet KitapKitabı okudu
Okumanın payı kocaman.*
Gerek söz dizim, gerek sözlük bilim düzeyinde, dil öğrenimi hiç bitmez, dilimizin sözcüklerini sürekli öğreniriz, hiçbir zaman da hepsini bildiğimizi söyleyemeyiz. Dil bizim için hem bir nitelik, hem de bir iyeliktir. Ama konuştuğumuz dili bizden daha iyi ve daha kötü konuşanlar, bizden daha az ve daha çok bilenler varsa, bunda yetinin de payı vardır, eğitimin de.
Cumhuriyet KitapKitabı okudu
Çeviri yalnızca bir dilden bir dile değil, bir ekinden bir ekine, bir uzamdan bir uzama, bir dönemden bir döneme yapılır.
Cumhuriyet KitapKitabı okudu
Sahip çıkarsan beslersin. Dil bayraktır.*
1950 yılından başlamak üzere, dil devrimi karşıtlığının gittikçe daha düzenli, gittikçe daha ezici bir baskıya dönüştüğünü de biliyoruz. Böylece, Demokrat Parti iktidarının oyladığı ilk yasalardan biri Anayasa’nın eski diline dönme yasası olur, dil devriminden yana olanlar komünist olarak nitelenir, daha sonra, 1960, 1973 ve 1979 yıllarındaki birkaç aylık soluklanma dönemleri bir yana bırakılacak olursa, tüm iktidarlar dil devrimine karşı bir tutum benimser: herkesçe benimsenmiş yeni terimlerin okullarda kullanımını yasaklayan genelgeler yayımlayan ya da okul kitaplarını yeni kuşaklarca anlaşılması olanaksız Osmanlıca terimlerle doldurtan milli eğitim bakanlan, kendilerinin de sık sık kullandıkları yeni sözcüklerin bile radyo ve televizyonda kullanılmasını yasaklayan TRT genel müdürleri görülür. En sonunda da 1980 askeri yönetimi Atatürk’ün kurduğu Türk Dil Kurumu’nu kapatır ama tüm bu karşı çabalar hiçbir sonuç vermez: dil devrimi, iktidarlardan bağımsız olarak ve iktidarlara karşın, gelişimini hep sürdürür hem de öyle güçlenerek sürdürür ki neredeyse kendisine yönelen baskı çabalarıyla beslendiği söylenebilir.
Cumhuriyet KitapKitabı okudu
Reklam
Her şeyimiz bağlamından kopuk, şekil şukul
Orta öğretimde yabancı dil öğretiminin neredeyse tek bir dille: İngilizceyle sınırlandırıldığını görüyoruz. Gerçek amaç unutularak yabancı dil öğretimi ekinsel bir gereksinimden çok, toplum içinde yükselme aracı olarak değerlendirilmekte, bu tutum da birtakım siyasal ve ekonomik gerekçelerle doğrulanmak istenmekte.
Cumhuriyet KitapKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.