Yaklaşım, Yöntem ve Yorum Denemeleri

Türkler, Türkiye ve İslam

Ahmet Yaşar Ocak

En Eski Türkler, Türkiye ve İslam Gönderileri

En Eski Türkler, Türkiye ve İslam kitaplarını, en eski Türkler, Türkiye ve İslam sözleri ve alıntılarını, en eski Türkler, Türkiye ve İslam yazarlarını, en eski Türkler, Türkiye ve İslam yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türk Müslümanlığı yalnız Alevilikten, Bektaşilikten ibaret değildir. "Türk Müslümanlığı", iki yüzlü bir madalyona benzetilirse, bu madalyonun bir yüzünü Alevilik - Bektaşilik, bir yüzünü de Sünnilik oluşturur. Çünkü Türk tarihi çerçevesinde yaşanan Sünnilik de Türk Müslümanlığının bir parçasıdır ve her ikisinin de hem milli kültürden, hem çevre kültürlerden kaynaklanan özelikleri olduğu gibi, genelde dünya Müslümanlığıyla evrensel bağları da vardır.
Sayfa 165Kitabı okudu
Sünni'siyle Alevi'siyle Türkiye'deki Müslüman toplum, birçok yönüyle hâlâ ortaçağların geleneksel Müslüman toplumudur. İşte asıl problem de burada yatmaktadır.
Sayfa 169Kitabı okudu
Reklam
İslâm zühdünün zaman içinde gerçek bir mistik muhtevaya kavuşarak birtakım mistik teoriler üretmeye başlamak suretiyle tasavvuf dediğimiz olaya dönüşmesi, ancak lX. yüzyıldan itibaren söz konusudur.
Sayfa 174Kitabı okudu
Kutb yahut ğavs tâbir edilen en üst noktadaki, kâinatı Allah adına idare eden en büyük veliden, aşağı doğru, bu teorinin öngördüğü silsile-i meratip içinde yer alan en düşük rütbeli veliye kadar Velayet teorisinin dikkatli bir tahlili, bize, İslam'ın tevhid inancıyla pek kolay bağdaşmayacak, âdetâ Allah'ın sıfatlarını ve kudretini onun adına kullanan insanüstü fevkalâde vasıflarla donanmış "yarı tanrılar" panteonu ile karşı karşıya bulunduğumuz izlenimini verir.
Sayfa 177Kitabı okudu
Xl. yüzyıldan itibaren Ortadoğu İslâm dünyasını içine alan geniş topraklarda tasavvuf, yavaş yavaş belli bir teşkilat dahilinde düzenlenmiş birtakım sûfi teşekkülleri ortaya çıkarmaya başladı. Şeyh denilen mistik önderlerin mutlak otoriteleri yönetimindeki bu mistik teşekküllere tarikat veya tâife denildi.
Sayfa 179Kitabı okudu
Osmanlıların Balkanlardaki fetih hareketlerine paralel olarak buralarda faaliyet gösteren tarikatların, yerli halkları yeni yönetime ısındırmak açısından önemli bir görev yaptıkları, ama yaydıkları İslâm tarzının da, büyük ölçüde hurafelere dayalı bir Müslümanlık olduğu tarihsel bir gerçektir. Tasavvuf ve dolayısıyla tarikat denilen bu sûfi teşekküller, lX. yüzyıldan yaklaşık Xlll. yüzyıla kadar, bu yüzyıldan da, eski yoğunlukta ve parlaklıkta olmamakla beraber, neredeyse zamanımıza kadar muazzam bir tasavvuf düşüncesi, bir bâtın ilmi ve buna paralel olarak, edebiyatıyla, mûsikisiyle, mimarisiyle, öyle bir kalemde reddedilemeyecek büyük bir kültür yarattılar.
Sayfa 181Kitabı okudu
Reklam
Geri114
149 öğeden 141 ile 149 arasındakiler gösteriliyor.