Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarihin Ruhumuzda Bıraktığı İzler

Türklerin Psikolojisi

Erol Göka

En Beğenilen Türklerin Psikolojisi Gönderileri

En Beğenilen Türklerin Psikolojisi kitaplarını, en beğenilen Türklerin Psikolojisi sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Türklerin Psikolojisi yazarlarını, en beğenilen Türklerin Psikolojisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
'Çinliler kızdıkları bir insana şöyle beddua ederlermiş: "Tuhaf bir çağda yaşayasın!" Biz de sapla samanın birbirine karıştığı tuhaf bir çağda yaşıyoruz. Fikir sahibi görünen, ancak bilgi sahibi olmayan insanların arzıendam ettiği bir karnavalın içindeyiz. Herkes konuşuyor ama kimsenin ne dediği anlaşılmıyor. Kavramlara dileyen dilediği gibi anlamlar yüklüyor. Her konuşan, bir fikir beyan ettiğini sanıyor.'
Sayfa 21 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
288 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Tavsiye Ederim
Makaleler halinde hazırlanmış bir kitaptır. Türklerin toplu davranışlarına psikoloji penceresinden bir bakış sunar. Gayet başarılı bir eserdir. Entelektüel bakımdan ufkunuzu açacaktır.
Türklerin Psikolojisi
Türklerin PsikolojisiErol Göka · Timaş Yayınları · 2015116 okunma
Reklam
Vatanım kutsaldır.Mekanım dünya
Göç ettiğiniz gibi göç etmenin zorluklarını biliyor;yurdundan yuvasından göçürtülenleri bağrımıza basıyoruz.Tarihle ilgili herkesin malumu olan,bize sığınmış Maniheistlere,Nasturilere,Karaimlere,Yahudilere kol kanat gerişimiz de tarihsel psikolojimizin bir gerçeği olarak kaydedilmesi.Göçebeyiz,göçedenin halinden anlarız.
Sayfa 111 - TimaşKitabı okudu
288 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
66 günde okudu
Erol hocanın çok doyurucu olan kitaplarından biri . Türklere ait olan ve tartışılan her konuda bilgiyi detaylı içeriyor . Bağlantı aktarımları ve konu bütünlüğü olarak da güzel bir kitap . Bilmediğiniz çok bilgiyi şaşkınlıkla okuyabilirizsiniz . Tavsiye ederim
Türklerin Psikolojisi
Türklerin PsikolojisiErol Göka · Timaş Yayınları · 2015116 okunma
Osmanlılar göçebedirler. Oysa bir imparatorluk at sırtında zapt edilebilir ama at sırtında yönetilmezdi.
- Göçebenin dünyasında duvarlar yoktur, evren onun gözünün görebildiği ufuklarda sonlanır. Bu nedenle kendisini evrenin merkezinde hisseder. Göçebe yüce gök ile yağız yer arasındadır, ayakları yerdedir ama sürekli hareket halindedir, gök ise üzerinde sonsuz bir kubbe gibi uzanır. Varoluşu mekana kayıtlı değildir, sürekli hareket eder, gider görür. Varlığını mekanda değil sözde gerçekleştirir. Göçebelerde muhkem olan mekan değil sözdür; yerleşikler nasıl kendilerine görkemli yapılar inşa ediyorlarsa göçebeler de sözün görkemine yaslanırlar. Sürekli hareket halinde olmanın gerilimini kalıp ifade ve vecizelerle, sözü sabitleyerek, sınırlandırarak aşmaya çalışırlar. Göçebenin bu hali, güvenli olarak ancak sözün içinde hareket etme imkanına sahip olan yerleşik insanın tam aksidir. Göçebe yaşam tarız, kendine özgü bir zihniyet, davranış kalıbı ve savunma düzenekleri oluşturur. Türk grup davranışını oluşturan bileşenlerlerden birini teşkil eden bu zihniyet ve davranış kalıplarından ilk bakışta görüleni, göçebenin mekanla kurduğu iğreti ilişkidir. Göçebenin ruh halini, büyük ölçüde, yaşadığı mekanla kurduğu iğreti ilişkisi belirler. Göçebe, yarın buralardan çekip gidiverecek gibidir, zihninde denkleri hep sarılı, kervanı her an hazırdır. Bir türlü şöyle pırıl pırıl güzel şehirler kuramayışımızda, bırakın bir şehri yirmi metre düzgün döşenmiş bir kaldırım bile yapamayışımızda, kültürümüzün modernlikle bağdaşmayan bazı olumsuz toplumsal özelliklerinden kurtulamayışımızda büyük ölçüde pay sahibidir göçebe zihnimizin mekanla iğreti ilişkisi.
137 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.