Cehov, içindeki köleyi damla damla sıkıp çıkardığını iyi söylemiş. Fakat eski damlaların yerinde oluşan boşluğu neyle doldurduğunu es geçmiş. Sözcüklerle mi? Hür edebiyatla mı yani? Akla o geliyor. (Yazanların yanılgısı budur işte. Bir de gurur duyarlar bununla. Mit yaratıcılar.) Oysa gerçekte, postköle boşluğumuz bizim, heyhat, rastgele dolmaktadır.
Sayfa 83