Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Ustam ve Ben
Elif ŞafakYüksek Puanlı Ustam ve Ben Yorumları ve İncelemeleri
Yüksek Puanlı Ustam ve Ben sözleri ve alıntılarını, yüksek puanlı Ustam ve Ben kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.310 üzerinden
Öğrenme aşkıyla geçti ömrümüz,aşkı öğrenemesek de...
Elif Şafak'tan okuduğum her eser yazara hayran olmama sebep. Bu ne güzel bir anlatım, ne güzel bilgi ve ne güzel bir kurgu...
Bazı kitaplar vardır, hani okurken sanki sizi de kitabın içinde o anlara şahit kıldıran, karakterlerin arasında dolaştıran, o dönemde, onların arasında onlardan biriymişsiniz gibi bir his verdiren kitaplar...
Ben de işte gerçekle kurgunun iç içe olduğu bu kitabı okurken o hissi doyasıya hissedenlerden oldum.
Bu eser benim için ayrı bir öneme sahip. Kitabı okurken o kadar benimsedim ki her sonuna yaklaştığımda daha yavaş okudum hep devam etsin istedim... Ama maalesef her güzel şeyin sonu olur zaten değil mi? :)
Eser, Mimar Sinan'ın 4 çırağından biri olan Cihan'ın hikâyesi üzerine kurulu. Cihan, hem filbaz hem de mimar kalfası. Mimar Sinan'a karşı sadık, iyi bir öğrenci.
3 Padişah dönemine yer vermiş yazar. Dönemin camileri, insanları, yaşayış biçimleri, iktidar kavgaları, bilime karşı tutumları, dine olan bakış açıları ele alınmış.
Kanuni Sultan Süleyman'ın kızı olan Mihrimah'a âşık Cihan. (Mihrimah, Güneş ve Ay demek. Çok güzel bir isim değil mi?) Adına yaptırılan Mihrimah Sultan Camii'ye de gitmek bir gün nasip olur inşallah.
Kitapla kalın, sevgiler.
Kanuni'nin torunu (Selim'in oğlu) III.Murat'ın tahta gelebilmek için 5 kardeşini boğdurmasıyla başlıyor roman. Seneler sonra onun oğlu Sultan III.Murat'da çoğu bebek olan 19 kardeşini boğdurarak tahta gelecektir. (Bu hırsla 37 yaşında vefat etmiştir.) Bu kitabı okuduğumda Mimar Sinan'ın bizde yeterince bilinmediğini gördüm. Kendi bilmediğimizi dünyaya nasıl anlatabiliriz ki. Mimar Sinan'ı daha iyi anlamamı ve bir çok kıymetli tarihi olayıda öğrenmemi sağladı. Kanuni'nin Hürrem gibi bir cadının aklıyla oğullarını öldürtmesi yine beni çok üzdü. Demokrasinin değerini bilmemiz gerekiyor. Elbetteki filbaz Cihan ve fili Çota, romanın odak noktasındalar. Tarihi kişiliklerin, camilerin, köprülerin resmi geçit yaptığı, iyiliklerin olduğu gibi entrika ve yalanlarla da dolu bir dönem romanı.
Tarihi roman severler için önerilebilecek bir yapıt. Kitap Osmanlı'nın belirli bir dönemindeki taht mücadelelerini, seferlerini, günlük yaşamını ve o dönemde yaşamış mimar Sinan ile onun çırağının hikayesini konu alıyor. Elif Şafak kitaba hayal gücünü ustalıkla işlemiş diyebilirim. Akıcı ve sürükleyici olması ayrıca sevdim..
Başından sonuna kadar bir hayal ürünü olsa da; bu anlamda zaman, mekan ve kişiler tam olarak örtüşmese de, okurken sanki o devirde orada yaşıyormuş hissi uyandırdı bende. Zaten bildiklerimizin küçük ayrıntılarla süslenip hikaye edilmesini çok beğendim! Benim için tek gerçek karakter Mimar Sinan'dı: Öyle güzel tasfir edilmişti ki, kişiliğini oluşturan bütün o hasletlere sahip olduğuna inandım!
Ustam ve Ben; dönemsel bir Osmanlı imparatorluğunun filmlere dizilere konu olmuş Kanunu Sultan Süleyman dönemini anlatılmıştır. Kitapta, Mimar Sinan’ın eserlerinin hikayesi , hayatının hikayesi ve çıraklarının hikayesi içselleştirilmiş. En sadık ve en dürüst Çıraklarından Cihan’ın acısıyla ve tatlısıyla hikayesi en sevdiği yol arkadaşı beyaz fili Çota ile içselleştirilmiş. Dönemin çıkar ilişkileri, cehaletin bedeli, cesaretin esareti, taht kavgaları, hırs uğruna sevdiklerini en yakınlarını acımasızca katledilmesi, bir takıntı uğruna ilk uğruna ömür boyu kendini sevgiye kapatılması, hayatta nasıl bir yol çizersen o yolun yolcusu olursunuz en güzel kanıtı, aslında ast-üst ilişkisinde de herkesin aynı yolun yolcusu olduğunu herkesin zengin-fakir-sultan-filbaz gibi herkesin aynı toprağa gideceğini, hayatta nasıl bir iz bırakırsan öyle devam edeceğini, dostlar kadar düşmanların da çok olduğunu her zaman iyi niyet kadar cesaretin de önemli olduğunu hikayeleştirerek çok güzel bir şekilde anlatılmış. Romanı yaşamak istiyorsanız okumanızı tavsiye ederim. Dönemsel roman sevenler için akıcı bir roman. Romanı okurken o hikayeyi hissetmek önemli. Okurken hissettim diyebilirim.
"Öğrenme aşkıyla geçti ömrümüz, aşkı öğrenemesek de"
diye bitiriyor Elif Şafak kitabını.
Aslında bu kitabı bu kadar geç okuduğum için kendime kızgınım. O kadar akıcı bir roman ki inanamazsınız.
Filbaz Cihan'ı, Sermimar Sinan'ı, beyaz fil Çota'yı, Çeribaşı Balaban'ı çok sevdim .
Hani bazı kitapların sonunda bittiği için ağlanır ya heh işte benim için öyle bir kitaptı.
Küçük büyük herkese okutun lütfen. Artık öneri isteyenlere ilk bu kitabı söyleyeceğim :33
Akıcı ve anlaşılır tarzıyla, mükemmel kurgusuyla Elif Şafak yine geçmişlere doğru yelken açmış, bizlere muhteşem eserler bırakmış Mimar Sinan’ın hayatını bir nebze de olsa hatırlatmış bu güzel eseriyle. Her ne kadar Mimar Sinan’ın devri ve eserlerinin anlatıldığı bir roman gibi gözükse de, eserin asıl konusu bir fil ve onun bakıcısının hayatta kalma mücadelesi.
Tarihteki yerlerini almış Kanuni Sultan Süleyman ve kızı Mihrimah Sultan, Rüstem Paşa, Sokullu Mehmet Paşa, İtalyan Michalengelo, Şah Cihan ve nicelerinin hayatından bir kesit bulabildiğiniz bu eserde, kimiz zaman Hindistan, kimi zaman İtalya ve İspanya sahillerine yelken açabiliyorsunuz. Çok başarılı bulmuş olduğum bu eser ile ilgili anlatılacak daha birçok şey var ancak bunu sizlerin okuyup görmenizi tavsiye ediyorum.
Tubiş bunu çok sevdi
Bu kadına bayılıyorum..
Şurayı okuyun ve tamam işte bu kitap diyin
Hayatımızın bir haritası varsa Şayet,
Yollarda değil,
Yol ayrımlarında çizilmekte.
İki şey arasında tercih yaptığımız o kısacık anlarda göz açıp kapayana kadar değiştir kaderimiz,
Tek bir kararla...
Okuduğum en iyi kitaplardan biriydi.. Kütüphane rafından aldığımda kitabın arka kapağında Mimar Sinan yazısını görünce hiç düşünmeden aldım :) Hindistan'dan gelen bir fil ve filin bakıcısını temel alan kitap Mimar Sinan'ı ve dönemi çok akıcı bir şekilde anlatıyor. Yazarının dönemle ilgili ne kadar detaylı bir araştırma yaptığı çok dikkatimi çekti. Sonu ise süprizlerle dolu :) Tarihi roman sevenler mutlaka okumalı..
480 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitaptan sonra başka hiçbir kitap o kadar sarmayacakmış gibi geliyor. Sayfa sayısı asla korkutmamalı; o kadar akıcıydı ki bir yerden sonra elimden hiç düşüremedim. Mesleğimden ötürü de bu kadar bağlamış olabilir beni bilemiyorum ama favorilerimin arasına girdi. Öneren kişiyi de bir süre anmaya devam edeceğim :) Ödünç alıp okumuştum ama mutlaka edineceğim, favorilerime girdiği için kütüphanemde bulunmalı hem de olayları unuttukça yeniden okumak isterim.
Kişisel ve duygusal yorumlardan sonra konusuna gelecek olursam Mimar Sinan ve dört kalfasının yolculuğuna, başından geçenlere; zamanın meydana getirdiği olayların ekseninde tanık oluyoruz. Gizemler, ilişki bağlantıları, nedenler sonuçlar su gibi çözülüyor. Akıcılığını tekrar ifade etmeme gerek yok sanırım. Ne kadarının kurgu ne kadarının gerçek olduğunu az çok anlarsınız, yazar da son notunda belirtmiş zaten. Bu tür seven herkese tavsiye edebilirim.