Bugünkü çılgınca adetlerimizin zihni melekelerimizin kifayetsizliğinden ziyade cehaletimizden ileri gelmesi muhtemeldir. Bize kendimizi idare etmeyi öğretmediler. Okullarda yalnız zihni terbiye ile meşgul olunuyor, ahlaki terbiye ya hiç yoktur yahut tesirsizdir. Zengin fakir, genç ihtiyar, işçi patron hiç kimse herkes için aynı olan muayyen kaidelere göre hareket edilmesi gerektiğini anlamıyor. Halbuki bu lüzum kendilerine öğretildiği takdirde birçok insan bunu anlayabilirdi.
İnsanlar medeniyeti sarsan olayların manasını hiç nazarıtibara almamaktadırlar; etrafında dünya yıkılırken onlar yalnız gıda şarap ve tütün temin etmekten başka bir şey düşünmemektedirler. Hepsi bir ıslah evinde bulunan bir suçlu gibi kendi içlerine kapanmıştır. Kurtuluş imkânları da pek azdır.
Bugün tedrisat, hakikatte imtihanlara hazırlanmaktan ibaret olan, hafızayı kuvvetlendiren, ruhun gelişmesi ile alakası olmayan ve "kitaplarla yüklü merkepler" husule getirmekten başka bir işe yaramayan bir metottur.