Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Varoluşçuluk

Jean-Paul Sartre

Varoluşçuluk Gönderileri

Varoluşçuluk kitaplarını, Varoluşçuluk sözleri ve alıntılarını, Varoluşçuluk yazarlarını, Varoluşçuluk yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir aptalı, bir çocuğu, bir yabaniyi ya da yabancıyı anlamanın her zaman bir yolu yordamı vardır; yeter ki onlar üzerinde kişinin yeterli bilgisi olsun.
İnsan özgür olmaya mahkumdur, zorunludur. Dünyaya atıldı mı bir kez, artık bütün yaptıklarından sorumludur.
Reklam
Tanrı olmasaydı her şey mubah olurdu. | Dostoyevski |
Seçiş nedensiz değildir!
İkinci olarak, "Başkaları üstüne yargılar veremezsiniz," denir bize. Bu söz bir bakıma doğru, bir bakıma da yanlıştır. Doğrudur çünkü insan bağlanmasını ve tasarısını iyice bilerek isteyerek seçmişse artık ona, "Bunları bırak da daha iyilerini seç!" diyemeyiz. Doğrudur, çünkü ilerlemeye (terakkiye) inanmıyoruz biz. İlerleme bir düzeltmedir (ıslâh) İnsan ise değişen bir durum önünde hep aynı insandır. Seçme ise bir durum içinde seçmedir hep. Sözgelimi, gecmişte Amerika iç şavaşında köleliği tutanlarla tutmayanlar arasındaki seçme ne ise şimdi MRP ile komünistler arasında yapılacak seçme aynı şeydir: Ahlak sorunu o günden bugüne kıl kadar değişmemiştir.
Sayfa 65 - Say YayıncılıkKitabı okuyor
Varoluşçuluk Eylemsizliğe Karşıdır!
Çünkü o, "Ancak eylem içinde, iş içinde gerçeklik vardır," der. Hatta daha da ileri gider: "İnsan kendi tasarısından başka bir şey değildir; kendi yaptığı, gerçekleştirdiği ölçüde vardır; yani hayatından, edimlerinin (fiillerinin) toplamından ibarettir!" diye ekler.
Sayfa 54 - Say YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
"İnsan, var olduktan sonra kendini kavradığı gibidir, varlaşmaya doğru yaptığı bu atılımdan (hamleden) sonra olmak istediği gibidir. Kendini nasıl yaparsa öyledir yani. Varoluşçuluğun başilkesi de budur işte. Buna "öznellik" adını verenler de var. Onlar bizi öznellikle (subjectivisme) suçluyorlar."
Sayfa 39 - Say YayıncılıkKitabı okuyor
"Varoluş, özden önce gelir. İyi, ama ne demektir bu? Şu demektir: İlkin insan vardır, yani insan önce dünyaya gelir, var olur, ondan sonra tanımlanıp belirlenir, özünü ortaya çıkarır."
Sayfa 39 - Say YayıncılıkKitabı okuyor
·
Puan vermedi
Sartre bu işi yapıyor!
Uzun bir ileti olacağa benziyor, siz okumadan ona göre önce belirtmek isterim.* İncelemeye önce kitaba aldığım notlar ile daha sonra kitabın içeriği ile başlayacak ve bağlayacağım. İnsan kendi özünü seçiyorsa en büyük şeyi başarabilmiş, varlığını gerçekleştirebilmiştir. Öyleyse Tanrı buna neden yasak koyar? Benim özüm, Tanrı'nın
Varoluşçuluk
VaroluşçulukJean-Paul Sartre · Say Yayınları · 20193,169 okunma
"Varoluşçuluğu okurlara tanımlamak mı? Çok kolay bir iştir bu! Felsefe terimleriyle söylersek, her nesnenin bir özü, bir de varlığı vardır. Öz, sürekli nitelikler topluluğu demektir. Varlık (ya da varoluş) ise dünyada etkin (aktif) olarak bulunuş demektir. Çoğu kimseler özün önce, varoluşun sonra geldiğine inanırlar. Örneğin, bezelyeler bir bezelye düşüncesine göre yerden biter, yuvarlaklaşırlar. Hıyarlar, ancak hıyarlık özüne uyarak hıyar olurlar: Bu düşünüş köklerini dinden alır. Bir ev kurmak isteyen kimsenin, ne biçim bir nesne yaratmak istediğini iyice bilmesi gerekir: Burada öz, varoluştan önce gelir. İnsanları Tanrı'nın yarattığına inanan kimselerse şöyle düşünürler: Tanrı, insanları kendindeki insan düşüncesine göre var eder. Öte yandan, inançsız kimseler de şu geleneksel görüşe bağlanırlar: Nesne, ancak özüne uyduğu zaman var olur. Nitekim 18. yy. hep şuna inandı: Bütün insanlara özgü ortak bir öz vardır; bu değişmez özün adı 'insan doğası'dır. Varoluşçuluk ise tam tersini öne sürer bunun: İnsanda -ama yalnız insanda- varoluş özden önce gelir. Bu demektir ki insan önce vardır; sonra şöyle ya da böyle olur. Çünkü o, özünü kendi yaratır. Nasıl mı? Şöyle: Dünyaya atılarak, orada acı çekerek, savaşarak yavaş yavaş kendini belirler. Bu belirlenme yolu hiç kapanmaz, her zaman açıktır."
Reklam
Dostoyevski, "Tanrı olmasaydı her şey mübah olurdu!"diye yazmıştı .(İşte bu söz varoluşçuluğun çıkış noktasıdır.)Gerçekten de Tanrı yoksa her şey yeğdir (mubahtır),hiçbir şey yasak değildir.Bu demektir ki insan kendi başına bırakılmıştır .
Madem ki kişi dünyaya atılmıştır,kendi başına bırakılmıştır,öyleyse yaptıklarından sorumludur.Nitekim o kendini nasıl kurarsa öyle olacaktır .Tasarılarına,eylemlerine göre varlığına bir öz kazandıracaktır.Edimleriyle kendini gerceklestirecektir.Gerceklestirmelidir...
"Kişinin içine düştüğü kargaşa bütün bunlar - aşırı bir düzen ve doğru bir inanç susuzluğu doğurur bizde. Bilmek isteriz: Şu bizi aşan evreni bir bakışta kavramak, ölçüp biçmek elimizde midir, değil midir? Böylesi bir evrende yaşayabilir miyiz, yaşayamaz mıyız?.."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.