Ve... Veya... Belki...

Meltem Arıkan
8.1/10
9 Kişi
40
Okunma
7
Beğeni
2.694
Görüntülenme
... Ve... Veya... Belki... "Meltem Arıkan'ın yedi kat yerin dibinden haber getiren, son derece ilginç romanı. Bir psikiyatri hastanesinde geçiyor öykü. ben'i anlatamayan, anlattıklarını da insanların anlamadığı hasta grubunu, psikiyatristler, psikologlar ve hemşirelerden oluşan tedavi ekibi tamamlıyor. Aristo mantığına göre ahkam kesmeye alışmış insanın, akla uygun yaşam birikiminin yetmediği yerler vardır. Bu, hem hasta, hem de tedavi eden uzman için söz konusudur. Klasik mantık bir süre koruyabilir bizi. Ama sonra?... Carl Gustav Jung, bu konuda değişik bir açı sunuyor bize: "Kuramlarını iyi öğren, ama yaşayan ruhun mucizesine dokunduğun anda onları bir kenara bırak". Psikiyatrist Doktor Eylül de öyle yapıyor işte. Meltem Arıkan romanında bir bakıma "normallik" kavramını da tartışıyor. Çağımızda "normallik" tanımı konusunda, giderek topluma uyum ölçütünden vazgeçildiğini görüyoruz. Bu durumda normallik- normaldışılık tanımları nasıl yapılmalı? "Olmakta olanlara, olmaması gerekir" demenin pek anlam taşımadığı bir çağda yaşıyoruz. Ne var ki bin yıldır süren toplumsallaşma süreçlerinin sonucu edindiğimiz sezgisel sağduyu gücü, bizi kaos köprüsünün en tehlikeli ucunda tutabiliyor ve ta derinlerimizdeki gerçek ben ile sahte ben arasındaki boşluğu doldurmaya çalışıyor. "Önce kaos vardı, sonra sessizlik..." diyor Meltem Arıkan, romanın bitiminde. Vergillus bakın ne diyor. "... Zeytin kütüklerinden dallar kesilir de, dile gelmez bir mucize! Kupkuru kalmış odundan zeytin kökleri biter yeniden! Çok kez de kendi gözlerimizle görmüşüz, bir ağaç bambaşka bir ağaç oluvermiş, hem de zarar görmeden; aşılanmış elma ve armutlar vermiştir, erik dallarında da boncuk boncuk kızılcıklar kızarakalmış..." Meltem Arıkan, yerinde bir bilgi dağarcığı ve usta bir dil aracılığı ile kupkuru kalmış odundan zeytin kökleri yaratanların, yaban meyvelerini eğitip yumuşatanların arasında yer alıyor. Kaos başka türlü kozmosa nasıl dönüşür ki?
Kitabın Konusu:
206 sayfa · İlk Yayın Tarihi: Haziran 1999
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Ve... Veya... Belki..
206 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
kitapta gerçekten derinliği olan cümleler var, özellikle Gizem'in diğer hastalar ve doktoru Eylül'e verdiği cevaplar hayatı sorgulayan, sorgulatan ders niteliğinde. Eylül'ün gördüğü düşlerin hepsini yazması beni sıktı ama genel olarak iyi diyebilirim
Ve... Veya... Belki...
Ve... Veya... Belki...Meltem Arıkan · İmge Kitabevi Yayınları · 201140 okunma
206 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Meltem Arıkan ile tanışma kitabım ve yazarın bu ilk kitabını okuyalı seneler geçmiş, bulunca tekrar okumak istedim. O zamanlar hissettiklerim ile şimdiki hissettiklerim,düşündüklerim çok farklı oldu .Insan yaş aldıkça daha başka şeyler aliyor aynı kitabı okusada. Yazarın her kitabı beni çok etkiliyor doyamıyorum onun kaleminden dökülenleri okumaya . Çok önce nerde okuduğumu hatırlamıyorum ama bir sorusu vardı "Kendi değerimizi hep başkaları biçsin istiyoruz neden?"Gerçekten neden ?... . Gerçek nedir ?Çıkış değişimde mi ? Aynılığı reklendirmekte midir?... . . Bir psikiyatri kliniğinde geçen, birbirinden farklı kişilerin,karakterlerin olduğu bir roman. Hepsi de kendilerini bulmaya çalışıyor aslında. Genç psikiyatrist Eylül'ün yardımı ile ve de Eylül'ün kendini sorgulaması...Farklı insanların hikayelerini bir araya getirerek pek çok kesim adına farklı sorular yöneltiyor Meltem Arıkan. Yaşamı ve özellikle kadınların iç dünyasını psikolojik etkenler ışığında sorguluyor, sorgulatıyor.... . Acaba dediği gibi Kadının amacı bulmak değil belkide yanlızca aramak. Hayal kırıklarından böyle kaçacağına inanmak .... .
Ve... Veya... Belki...
Ve... Veya... Belki...Meltem Arıkan · İmge Kitabevi Yayınları · 201140 okunma
206 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
#okudumbitti Her kitabı ayrı bir tartışmaya yol açan yazarımızın bu kitabında kadın benliğinin karanlıkta kalan derinliklerine keşfediyor. Eylül, Gizem, Ahmet ve bir çok isim. Bir psikiyatri hastanesinde geçiyor öykü. Ben' anlatmayan, anlattıklarını da insanların anlamadığı hasta grubunu, psikiyatristler, pisikologlar ve hemşirelerden oluşan tedavi ekibi tamamlıyor. Tedavi amaçlı hastaneye yatan isimlerin arasında en dikkat çeken Gizem'di. Gizem AQ seviyesi yüksek oldugu için doktoru Eylül onu daha derin incelemek isterken aklının karıştığını farketmekte zorlanacaktı. Gizemin varoluş sorgulaması Eylül doktorun hayatına farklı bir pencereden bakmasını saglayacak. Kitabı genel olarak çok sevdim ama eleştirecegim tek bir nokta var. Hastaları ile vizit diyaloglarının daha uzun ve duyguların daha yogun olmasını isterdim. Meltem Arıkan'ın yedi kat yerin dibinden haber getiren, son derece ilginç romanı. Aristo mantığına göre ahkam kesmeye alışmış insanın, akla uygun yaşam birikiminin yetmediği yerler vardır. Kitabın sonunda aşırı ters köşe oldum çünkü böyle bir son beklemiyordum. Yazarımızın sonları mutlu veya mutsuz bitiyor diyemeyiz çünkü genelde son sayfasında hiçbeklemediğiniz sonlar bekliyor oluyor. Genel olarak güzeldi. Diger kitaplarınıda en kısa zamanda okumak istiyorum. Sevgiler
Ve... Veya... Belki...
Ve... Veya... Belki...Meltem Arıkan · İmge Kitabevi Yayınları · 201140 okunma

Yazar Hakkında

Meltem Arıkan
Meltem ArıkanYazar · 10 kitap
Meltem Arıkan Ankara'da doğup büyümüştür. Erken dönem öykü ve denemeleri 1992 – 1995 yılları arasında çeşitli edebi dergilerde yayınlanmıştır. İlk romanı Ve… Veya… Belki… 1999'da yayımlanmış, bu kitabı 2000'de yayımlanan Evet... Ama... Sanki... ve 2002 yılında yayımlanan Kadin Bedenini Soyarsa takip etmiştir. Yazarın dördüncü romanı Yeter Tenimi Acıtmayın, Türkiye’de olmayan ensest gerçeğini Türkçe isimler kullanarak yazmak ve Türk aile yapısını feminist bir anlayışla yıkmaya çalışmak suçlamasıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın suç duyurusuna istinaden, Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulunun raporu ile yasaklanmış, ancak iki aylık bir hukuki sürecin sonunda 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin kararıyla serbest bırakılmıştır. Türkiye Yayıncılar Birliği’nin 2004 Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülü, bu sürecin sonunda Meltem Arıkan'a verilmiştir[1][2][3]. 2005'te beşinci romanı Zaten Yoksunuz, 2006'da ise Umut Lanettir yayımlandı[4]. Bu altı romanı takiben, Arıkan Oyunu Bozuyorum isimli bir oyun yazmış, prömiyerini Ağustos 2007'de Zurich Theater Spectacle'da yapan ve iki sezon Garajistanbul tarafından sahnelenen oyun 2007 yılında VIII. Lions Tiyatro Ödülleri'nde "En İyi Özgün Oyun" ödülüne layık görülmüştür. Yazarın Beden Biliyor isimli araştırma kitabı 2008 yılında yayımlanmıştır. 2009 yılında ise Linz 2009: Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri çerçevesinde 10+ tarafından sahneye koyulan Parallel isimli oyunun dramaturjisini gerçekleştirmiştir[5]. Yazarın son romanı Özlemin Beni Savuran 2009 yılı haziran ayında yayımlanmıştır[6]. Meltem Arıkan 2014 yılında Mi Minör isimli oyunu ile Index Sensorship tarafından Freedom Of Expression (ifade Özgürlüğü Ödülü) ödülüne layık görülmüstür.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.