En Eski Vermek ve Almak kitaplarını, en eski Vermek ve Almak sözleri ve alıntılarını, en eski Vermek ve Almak yazarlarını, en eski Vermek ve Almak yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bazı insanlar, birisine iyilik yaptıklarında hemen bunun karşılığını almak için fırsat kollarlar. Bazıları da fırsat kollamazlar belki, ama yaptıkları yardımın bilincindedirler ve bunu ödenmesi gereken bir borç olarak görmeye devam ederler. Ama bazı insanlar da vardır ki, bunu bile yapmazlar. Karşılık beklemeden üzüm veren bir bağ gibidirler.. Başkalarına yardım eder, sonrasında dönüp giderler. Biz de böyle olmalıyız.
Verici misiniz yoksa bir alıcı mı? Belki bir dengeleyicisiniz. Adam Grant, bir verici olmanın yani daha çok, kendisi dışındaki insanlara değer yaratan bir birey olmanın kişiyi başarı merdiveninde nasıl tırmandırdığını gerçek kişiler üzerinden örnekleyerek anlatıyor. İlk üçte birinde sıkıcı gelen kitap, sonrasında açıldı benim için. İçinde çok fazla örnek ve sosyal psikoloji deneyi barındıran kitabın sonunda yer alan "Tavsiye Edilen Uygulamalar" kısmı da neredeyse tüm kitabın özeti niteliğinde. Bu son bölümde tavsiye edilen internet sitelerine bakmakta fayda var. Özellikle, hem kendi kendinizi hem de başkalarının sizi değerlendirebildiği, vericilik oranını tespit eden bir ölçeği barındıran adamgrant.net adresine (kitaptaki adres giveandtake.com ama bu adres çalışmıyor ve adamgrant.net adresine yönleniyor) bakabilirsiniz. İlgili ölçeğin İngilizce olduğunu da belirteyim. Kitaptaki başlıklar da çok iyi seçilmiş ve her biri doyurucu içeriğe sahip. Yazarın temel savı: "Vericiler de başarılı olurlar. Üstelik hem pastayı büyüterek hem de kimsenin önünü kesmeden bunu yaparlar. Dahası, vericilerin artması, alıcıları da vericilere dönüştürür." Kitabı okuma süremin uzamasının sebebi ise araya başka kitaplar almam oldu. Kitap her ne kadar kişisel gelişim sınıfında olsa da içerdiği deneyler sebebiyle bir araştırma kitabı niteliği de gösteriyor. Çevirideki akıcılık başarısı için de çevirmen Acar Erdoğan'ı tebrik etmeli. Tatmin edici bir okumaydı.
"Baş harfi K olan profesyonel beyzbol oyuncularının, K harfiyle sembolize edilen strikeout (üç hatalı vuruştan sonra vurucunun oyun dışı kalması -ç.n.) olma olasılıkları diğer oyunculara göre %9 daha yüksek."
Kitabı çok beğendim. İş hayatında çeşitli insan tipleri (verici, alıcı, dengeleyici) ve bunlara hayat içinden örnekler çok ilginçti. Özellikle özel sektördeki çalışma hayatı için güzel noktalara değinilmiş. "Savunuculuk Paradoksu ve Kararlılık" başlığı altındaki; eşit derecede kalifiye kadın ve erkeklerin kariyerleri boyunca maaş oranlarındaki farkla ilgili istatiksel bilgi verilmiş. Bu farklılığın nedenlerine değinilmiş. Özellikle bu kısım benim için iş hayatıyla ilgili bir farkındalık yarattı.
Oldukça verici bir kitap. :) Teşekkürler.
Tanınmış psikolog Brian Little'a göre pronoya:
"Başkalarının sizin iyiliginiz için gizlice çabaladıklarını ve arkanızdan güzel şeyler söylediklerine yönelik hayali bir inanış demek."
"Eğlenceli insanlarla birlikte çalıştığınızda nadir bulunan bir sinerji yakalıyor, normalde tek başınızayken aklınıza gelmeyecek espiler buluyorsunuz. "
Üç Alman psikoloğunun bulguları, insanların bir grupla tanıştıklarında en çok ilgi duydukları kişilerin genellikle "başkalarını sömürmeye ve manipüle etmeye eğilimli ve bu konuda yetenek sahibi" kişiler olduklarını gösteriyor.
Şunu akılda tutmak gerekir ki, önemsiz bir istisna hariç, evrenin tamamı başkalarından oluşur. -John Andrew Holmes, Eski ABD Temsilciler Meclis Üyesi ve Senatörü
LinkedIn'in kurucusu Reid Hoffman şöyle açıklıyor: "İnsanlar çok iyi niyetli olsalar bile kendi yaptıklarını daha büyük göstermeye ve başkalarının yaptıklarını küçümsemeye eğilimlidirler." Bu sorumluluk sapması ekip çalışmalarını bozan en önemli etkendir.