Pür neşe, zevk ile değil, düşlere hüznü bulayarak okudum; On iki hikayenin oluşturduğu bu kitabı. Hoş, Mahmut Yesari den okuduğum ilk kitap aslında. Son iki hikayenin kurgu olduğunu, diğerlerinin yazarın sanatoryum da tedavi sırasındaki gözlemlerine dayandığını belirtiyor tanıtımında. Ayrıca da öğrendim ki devrinin en iyi yazarları arasına koymuş yapıtları ve okurları onu. Romancı Cahit Uçuk un da eşi olduğunu da öğrenmiş oldum. Hastalığı ayrılıklarına sebep olmasa da, hastalığına karşı vurdum duymazlığı eşleri ayırmış birbirlerinden.
Hikayeler gerçekten güzel ve hissiyat dolu. Hasta bir insanın kaleminde hissiyat dahada bir sivriliyor. Adamın kalbine kalbine batıyor her söz, her ifade....
Ben, diğer romanlarını da okumayı planladım. Umarım vaktim buna yeter...
Okumanızı tavsiye ederim...