Hala rüzgar ortalığı kasıp kavurmaktaydı.Böylesine korkunç bir rüzgarı daha evvel hiç görmediğinden hızını kestirmekte güçlük çekiyordu.Fakat bildiği tek şey vardı ki o da rüzgarın her an gittikçe sertleşmesiydi. Çok geçmeden ağaçlardan biri rüzgarın etkisiyle sert bir şekilde sarsıldı.Üstündeki insanlar teker teker yere döküldüler.Hemen peşinden büyük bir dalga insanları önüne katarak silip süpürdü.
Bir bölümü bizimle alışveriş yapmak için, bir bölümü de Tanrı konusunda vaaz vermek için iznimizi istediler. Henüz bu işin başıydı. Bugüne bugün bütün adalar onların malıydı. Ne kadar sığır, ne kadar toprak varsa, her şey onlarındı.
Onların kim olduklarını pekâlâ biliyoruz. Büyüklerimizden dinlemiştik. Çok sessiz geldiler, tatlı diller döktüler. Böyle yapmak zorundaydılar. Çünkü biz onlardan sayıca çoktuk.