Tutku serisinin üçüncü kitabı. Açıkçası şimdiye kadar serinin içinden okuduğum kitaplardan en sevdiğim oldu bu güzellik. Klişe olmasına klişeydi. Ama kendini de çok güzel okutuyordu. Konusuna gelecek olursak;
Tahir, iş adamı görünümlü aslında devlet ajanı olan erkek karakterimiz. Serinin diğer iki kitabında ki Tamer ve Doğan ile aynı ekibin içindeler ve çok yakın arkadaşlardır. Bir gün görev sırasında patlamadan Cihat isimli bir genci çıkarır.( Kitapta her ne kadar terörist etmemeye çalışılsa da benim için hep terörist kalacak kişidir.) Ama ne yazık ki patlama da Cihat ağır yaralanmıştır ve hastane de tüm çabaya rağmen ölür. Cihat, Tahir' den kız kardeşinin onu kötü bilmemesini ister. İşte tam hu noktada kadın karakterimiz beyaza yakın saçları, masmavi gözleri ile Güney dahil olur. Milletin aksine ben Güney' i sevdim. Bence çoğu kişinin vereceği tepkileri verdi. ( Ta ki o son sayfalar da yediği halta kadar. Ah be yazarım bu kadar zeki gösterdiğin kızı nasıl son sayfa da salak olarak gösterirsin hiç oldu mu şimdi)
Tahir, Güney' in okulunu bitirmesi için ona gizliden destek olmaktadır ve sonunda Tahir ile çalışmaya başlar. İkisi de birbirinin çekimine kapılmışlardır çoktan. Ama tek bir soru vardır akıllar da Güney gerçekten Tahir' i seviyor mudur yoksa kardeşini öldürdüğünü düşündüğü için intikam arayışında mıdır? Ben özellikle Tahir' in karkaterini çok sevdim. Son ana kadar Güney de benim için iyiydi ama herşeyin içine ediyordu az daha. Yine kitabın sonu zaten evli mutlu çocuklu klişesi. Alıştım ben artık garipsemiyorum valla Neyse velhasıl kelam bu tarzı sevenler seriye şans verebilirler.