Yanıbaşımızdaki Bilgelik
Rachel Naomi RemenYanıbaşımızdaki Bilgelik Gönderileri
Yanıbaşımızdaki Bilgelik kitaplarını, Yanıbaşımızdaki Bilgelik sözleri ve alıntılarını, Yanıbaşımızdaki Bilgelik yazarlarını, Yanıbaşımızdaki Bilgelik yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Tıpkı bir yılın sonbahar ve kışı da içermesi gibi, hayat da ölümü içerir. Bu hayatın karşıt kutbu değil, bütünleyici bir parçasıdır.”
“Kaybetme korkusu fazla olursa, sonunda sahip olduğumuz şeyler bize sahip olacaktır.”
“Hepimiz tek bir amaç doğrultusunda buradayız: bilgelik kazanmak ve sevmeyi daha iyi öğrenmek.”
“Hayat bir üstattır. En derin dersleri genellikle bilimsel araştırmalar aracılığıyla değil, deneyimleriniz aracılığıyla keşfederiz.”
“Hiçbir şeyi olduğu gibi göremeyiz, onları kendi olduğumuz gibi görürüz.”
“Cesur olmak, korkusuz olmak anlamına gelmiyordu. Hatta genel olarak korkmak ve her şeye rağmen yoluna devam etmek anlamına geliyordu.”
“Mükemmellik yalnızca bir fikirden ibarettir.”
“Takdir edilmeyi bekleyen insanın dinlenecek ve sığınacak bir yeri yoktur. Bütün yargılar gibi takdir de insani sürekli savaşmaya teşvik eder. Kim olduğumuzu ve gerçek değerimizin ne olduğunu belirsiz hale getirir.”
Kendimizi durdurana kadar veya daha sık olduğu şekliyle durdurulana kadar, hayata dair bazı olayları “geri plana” iteriz ve hayatımızı öyle sürdürmeye çalışırız. Durduktan sonra hayata dair bazı sorunların yaşadığımız müddetçe bizimle birlikte olacağını görürüz. Her seferinde yeni bir öykü, her seferinde daha engin bir anlayışla bunların içinden defalarca geçeriz. Sonunda kutsamalarımızdan ve bilgeliğimizden ayırt edilemez olurlar. Hayat bize nasıl yaşayabileceğimizi öğretir.
Bir çocuğun hayatı, bize bir bilgenin hayatı kadar çok şey anlatabilir.
Hayat bilinmeyenlerle doludur, mucizelerle doludur, gizemlerle doludur. Çoğu kitap sizi bilinmeyenlerden bilinene taşımaya çalışır.
Hiç öykümüzün olmadığını düşünüyorsak,hayatlarımıza yeterli ilgiyi göstermiyoruz demektir.
Sana Bir Gül Bahçesi Vaad Edemem
"Sanırım biz insanlar doğru şeyleri hep yanlış gerçeklerle yapıyoruz."
Sayfa 209
Hayatı Kucaklamak
Hayata ne kadar az bağlanırsak, hayatı o kadar çok yoğun yaşayabilirz. Hayata dair ne kadar az tercihimiz olursa hayata o kadar çok katılabilirz ve hayatı o kadar yoğun bir biçimde deneyimleyebiliriz. Bu, kuru üzümlü ekmeği, yaban mersinli keke tercih etmediğim anlamına gelmiyor. Tercihimin engelleyici bir boyuta ulaşmaması anlamına geliyor.
Sayfa 205
Hayatı Kucaklamak
"Tercihlerimi bir kenara bıraktım ve yaşadığım anın mucizesini yoğun bir biçimde fark ederek yaşıyorum."
Sayfa 203