Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gen Düzenlemenin Evrime Hükmeden İnanılmaz Gücü

Yaratılıştaki Çatlak

Jennifer A. Doudna

Yaratılıştaki Çatlak Sözleri ve Alıntıları

Yaratılıştaki Çatlak sözleri ve alıntılarını, Yaratılıştaki Çatlak kitap alıntılarını, Yaratılıştaki Çatlak en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
2000'lerin başında Japon bir ekip, ıspanak geni taşıyan bir domuz soyu yetiştirdi. Bu gen, hayvanların yağ asitlerini parçalama usulünü değiştiriyordu; gen aktarılmış domuzların daha sağlıklı bir yağ profili vardı, fakat bilimcilerin çalışması geniş bir kesim tarafından kınandı, domuzlar ise asla laboratuvar dışına adım atamadı.
Sayfa 125 - Koç Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Yetişkinlik aşamasına gelindiğinde, hastalığın kökleri artık çok derinlerdedir ve hastanın DNA'sını değiştirmek, hatalı genetik kodun birikmiş etkilerini silemeyebilir. CRISPR'la bu bağlamda yapabileceklerimizin sınırı olduğu kesin. Bazı hastalıkların açık seçik genetik nedenleri yoktur, üstelik şizofreni ve obezite gibi kimi durumlarda genetik yapı karmaşık bir rol oynar, pek çok gen işe dahil olur, ama her biri ancak minik bir etkide bulunur. İnsan bedeninde sadece tek bir geni bile güvenle ve etkili şekilde düzenlemek için CRISPR kullanmanın ne kadar zor olduğu düşünülünce, birden fazla geni tek seferde düzenlemeye yakın gelecekte başlamamız düşük ihtimal. CRISPR, tek genle ilişkili genetik hastalıkların tedavisi için en büyük umuttur; bu tür hastalıklara, tek gende mutasyon yol açar.
Sayfa 150 - Koç Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Gerçi bakteriyofajlar, laboratuvarların en çok rağbet gören evcil hayvanları olmakla kalmaz, aynı zamanda gezegenimizdeki en yaygın biyolojik varlıklardır; hem de uzak ara.
Sayfa 56 - Koç Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Aslında, Emmanuelle'i CRISPR araştırmalarına en başta cezbeden, S. pyogenes'in patojenliğini anlama arzusuymuş. Emmanuelle, CRISPR sisteminin, Streptococcus enfeksiyonlarıyla boğuşmayı sağlayacak yeni yöntemler sunmasını, böylece sayısız hayat kurtarmayı umuyordu.
Sayfa 77 - Koç Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Sağlıklı rekabetler, bilimsel sürecin doğal parçasıdır ve insanoğlunun en büyük keşiflerinin yakıtı rekabet olmuştur.
İnsanlar binlerce yıldır fiziksel dünyayı şekillendiriyor, ama etkileri hiçbir zaman bugünkü kadar çarpıcı olmadı. Sanayileşme, bütün dünyada ekosistemleri tehdit eden bir iklim değişikliği yarattı, ayrıca bu ve başka insan etkinlikleri, bizimle dünyayı paylaşan çeşitli canlı popülasyonlarını kasıp kavurarak türlerin yok oluşunda artışa yol açtı. Bu dönüşümlerden ötürü, jeologlar, bu çağı "Antroposen" - yani insan çağı- etiketiyle yeniden adlandırmayı önermiştir.
Reklam
Bilimcilerin tahminine göre dünyada yaklaşık 10³¹ düzeyinde bakteriyofaj var; yani on milyon trilyon kez trilyon ya da 1 rakamının ardına 31 adet sıfır koyun. Bir çay kaşığı deniz suyunda, New York nüfusunun beş katı faj bulunur. Dünyada faj sayısının, bulaşabilecekleri bakteri sayısından katbekat yüksek olması inanılmazdır; bakteriler ne kadar bol olsa da, bakteri virüslerinin sayısı onların on katıdır. Her saniye dünyada kabaca trilyon kez trilyon enfeksiyona neden oluyorlar ve sırf okyanusta, tüm bakterilerin aşağı yukarı yüzde kırkı her gün ölümcül faj enfeksiyonu yüzünden telef oluyor.
Sayfa 57 - KÜY
Sovyetler Birliği'nin ilk atom bombası denemelerine Amerika'nın verdiği tepki ve daha da patlayıcı özellikteki hidrojen bombasını yapma hedefini kovalamakla ilgili müteakip münakaşa üzerine yorum yapan Oppenheimer şunu söylüyordu: "Kanaatimce bu meselelerde teknik açıdan albenili bir şey görünce insan bodoslama hareket ediyor, işi hallediyor ve ancak teknik başarıyı elde ettikten sonra bu konuda ne yapılacağını tartışıyor. Atom bombası vakasında olup biten buydu. Kimse, bombanın yapılmasına karşı çıkmadı sanırım; bomba yaratıldıktan sonra bununla ne yapılacağı tartışıldı."
Sayfa 182 - KÜY
Bilimciler, acaba deneyleri haklı nedenlere mi dayanıyor ya da etkileri ne olabilir diye durup düşünmeksizin yeni araştırma alanlarına rastgele mi dalıyordu? CRISPR, özellikle insan genomu söz konusu olduğunda, kötüye kullanılabilir ya da suistimal edilebilir miydi?
Çok az teknoloji özünde iyi ya da kötüdür; önemli olan bunları nasıl kullandığımız.
Sayfa 215Kitabı okudu
Reklam
Çünkü, tarihin gösterdiği gibi, bilimsel ilerlemeye hazır olmamak, bunun gerçekleşmeyeceği anlamına gelmez?
Gen düzenlemenin olası sonuçlarının türümüz ve gezegenimiz için ne kadar olağanüstü olduğu düşünülünce, bilim ile halk arasındaki iletişim kanallarını açmak hiç bu kadar hayati önem taşımamıştı.
Oppenheimer şunu söylüyordu:
"Kanaatimce bu meselelerde teknik açıdan albenili bir şey görünce insan bodoslama hareket ediyor, işi hallediyor ve ancak teknik başarıyı elde ettikten sonra bu konuda ne yapılacağını tartışıyor. Atom bombası vakasında olup biten buydu. Kimse, bombanın yapılmasına karşı çıkmadı sanırım; bomba yaratıldıktan sonra bununla ne yapılacağı tartışıldı."
Sizce kürtaj etik mi?
Nihayetinde doğum öncesi testler ceninin tahripkâr bir genetik kusurdan mustarip olduğuna işaret ederse, genelde geriye şu iki seçenek kalır: gebeliği devam ettirmek ya da sona erdirmek. Seçici kürtajın etrafında cereyan eden ihtilaf düşünüldüğünde, bu tür testlerin kullanılmasının şiddetli tartışmalar doğurması hiç şaşırtıcı değil.
Örneğin, bir yaban keçisi türü olan Pirene dağ keçilerinin nesli 1999'da tükendi tükenmesine ama, son canlı numuneden alınan deri biyopsileri soğuk ortamda muhafaza ediliyordu. Bu sayede İspanyol bilimciler, bu hayvanın genetik malzemesini, bir çiftlik keçisinin yumurta hücresine aşılayabildi. Canlı yavrunun doğmasıyla bilimciler, soyu tükenmiş bir hayvanı ilk kez diriltmiş oldu.
Sayfa 138 - Koç Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
108 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.