Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kurtuluş Çareleri

Yaşadığımız Sefalet

André Gorz

En Eski Yaşadığımız Sefalet Gönderileri

En Eski Yaşadığımız Sefalet kitaplarını, en eski Yaşadığımız Sefalet sözleri ve alıntılarını, en eski Yaşadığımız Sefalet yazarlarını, en eski Yaşadığımız Sefalet yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Örneğin. zamanın kendi çocuklarını büyütmeye ayıran bir kadının "çalışmadığını" söylenirken; ve bu kadın zamanının bir bölümünü kreşte ya da anaokulunda başkalarının çocuklarına bakmaya ayırdığında ise "bir işi var, çalışıyor" denirken bu "çalışma" kastedilmektedir.
Maddi olamayan şey "emekçileri"nin emek ürünleri, örneği hizmet sektöründe çalışanların çoğunluğunun emeği gibi uçucudur, tamamlandıkları anda tüketilirler.
Reklam
Bir kadının anaokulunda öğretmenlik yaptığında bir işi olduğunu, kendi çocuklarıyla ilgilendiğinde ise işinin olmadığını niçin söylüyoruz? Birincisinde yaptığı iş karşılığında para kazandığı, diğerinin karşılığında ise hiçbir şey almadığı için mi? Fakat, evde kendi çocuklarıyla ilgilenen kadın, miktarı bir çocuk bakıcısının maaşıyla eşit düzeyde devlet yardımı alsa bile, yine de bu kadının bir "işi" olmayacaktır. Aynı kadın öğretmen diplomasına sahip olmuş olsa bile, yine de bir "işe" sahip olmayacaktır. Peki bunun nedeni, ta başından beri "çalışma"nın, toplumun tamamını kapsayan toplumsal bir etkinlik olarak tanımlanmış olmasıdır.
"Fordist" büyümenin sona ermesi, şirketlere durgunluktan kurtulmayı denemek için iki seçenek bırakıyordu: 1. Ek piyasa paylarının ele geçirilmesi ve 2. Bunların üretim serisinin hızlandırılmış bir şekilde yenilenmesi, başka bir ifadeyle şirketlerin ürettikleri ürünlerin hızlandırılmış bir şekilde eskimesi.
Firma söz konusu işçiye manastır topluluklarının, mezheplerin ve çalışma cemaatlarının sunduğu güvenlik tipini öneriyor: Karşılığında kendisine gurur duyabileceği bir kimlik, aidiyet, bir kişilik ve iş verecek firmaya kendisini bedeni ve ruhuyla adayabilmesi için, firma işçiden her şeyden -başka her tür aidiyet biçiminden, kişisel çıkarlarından ve hatta yaşamından, kişiliğinden- vazgemesini talep ediyor.
"Endişelenin, titreyin!" İdeolojik mesaj değişti: "İşin önemi yok, yeter ki ay sonunda maaş ödensin" den "maaşın ne kadar olduğunun önemi yok, yeter ki işimiz olsun"a dönüştü. Başka bir deyişle, bir işe sahip olmak ya da sahip olunan işi elde tutmak için her türlü tavize, küçük düşürmeye, boyun eğmeye, rekabete ve ihanete hazır olun; zira, "işini kaybeden, her şey kaybeder".
Reklam
212 syf.
·
Puan vermedi
·
37 günde okudu
Zenginliklerin yaratılması artık insanların çalışmasına bağlı olmadığında, yeni teknik duruma yeni bir gelir politikasıyla yanıt verilmezse, bu insanlar Cennet'in kapılarında açlıktan ölürler."Endişelenin, titreyin!" İdeolojik mesaj değişti: "İşin önemi yok, yeter ki ay sonunda maaş ödensin" den "maaşın ne kadar olduğunun önemi yok, yeter ki işimiz olsun"a dönüştü. Başka bir deyişle, bir işe sahip olmak ya da sahip olunan işi elde tutmak için her türlü tavize, küçük düşürmeye, boyun eğmeye, rekabete ve ihanete hazır olun; zira, "işini kaybeden, her şey kaybeder". 1yıl · Okudu Her birimiz fiilen işsiz olduğumuzu, fiilen yeteneklerinin sadece bir kısmı kullanılan kişiler olduğumuzu, fiilen geçici, dönemlik ve "yarım günlük" işçiler olduğumuzu biliyor, hissediyor ve az çok kavrıyoruz. Ancak her birimizin bildiği şey, şimdilik, herkesin paylaştığı bizim ortak durumumuzun bilincine dönüşmüyor, buna dö­nüşmesi engelleniyor.
Yaşadığımız Sefalet
Yaşadığımız SefaletAndré Gorz · Ayrıntı Yayınları · 200621 okunma
Örneğin. zamanın kendi çocuklarını büyütmeye ayıran bir kadının "çalışmadığını" söylenirken; ve bu kadın zamanının bir bölümünü kreşte ya da anaokulunda başkalarının çocuklarına bakmaya ayırdığında ise "bir işi var, çalışıyor" denirken bu "çalışma" kastedilmektedir.
55 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.