Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrı - 1

Drunvalo Melchizedek

Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrı - 1 Sözleri ve Alıntıları

Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrı - 1 sözleri ve alıntılarını, Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrı - 1 kitap alıntılarını, Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrı - 1 en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
°° Bizler düşerken - ve bu gerçekten bir düşüştü - bilinç boyutlar arasında aşağı doğru inen ve kontrol edilemeyen bir bilinç spirali içindeydik. Uzaydan aşağı düşer gibi, tamamen kontrolsuzduk. Buraya, üçüncü boyuta vardığımızda, hem fizyolojik hem de Gerçekliğin içindeki davranışımızla ilgili belli değişikler meydana geldi. En önemli değişim, pranayı solumamızla ilgiliydi. Prana, evrenin yaşam gücü enerjisine Hindu'ların verdiği isimdir. Prana, hayatta kalabilmemiz için hava, su, gıda ya da her hangi bir maddeden daha önemlidir ve bu enerjiyi bedenlerimize nasıl aldığımız, Gerçeği algılayışımızı radikal bir biçimde etkiler. °°
Sayfa 1 - Butik YayıncılıkKitabı okuyor
<< Eğer bir konuda iyi hissetmiyorsanız, o zaman, onu atın ve yolunuza devam edin. Eğer iyi hissediyorsanız, o zaman, doğru olup olmadığını anlamak için, yaşayın ve görün. Ancak, benim anlayışıma göre, akıl kalp bile bağlantıda olmazsa Gerçekliği asla gerçekten bilemeyecektir. >>
Butik YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
“Yaşam Çiçeğine, çiçek denilmesinin nedeni sadece çiçeğe benzemesinden değil, meyve ağacının evrelerini temsil etmesinden dolayıdır. Meyve ağacı küçük bir çiçek yapar ve bu çiçek değişimler geçirerek bir meyveye dönüşür - kiraz ya da elma ya da başka bir şey. Meyve, toprağa düşüp yeni bir ağaca dönüşecek tohumu içerir. Demek ki, döngüler vardir. Ağaç çiçek verir, meyve olur, tohum olur, ve gene ağaç olur, sadece beş adım. Bu gerçek bir mucizedir. Ancak, aklımıza girmez. O kadar normal gelir ki, kabul eder ve üzerinde düşünmeyiz. Yaşam döngüsünü gösteren beş, basit, mucizevi adım, aslında, yaşam geometrilerine paraleldir.”
Sayfa 38 - Butik YayıncılıkKitabı okuyor
Önemli olan süreçtir. Civanin altına dönüşme süreci, insanin bu bilinç seviyesinden Mesih bilincine geçiş sürecinin aynısıdır, birebir örtüşürler. Hatta, simyanın tamamını öğrenmeye kalksaydınız, var olan her kimyasal reaksiyonu anlamak zorunda kalırdınız, çünkü, her. reaksiyonun, yaşamda ona karışık gelen deneyimsel yönü vardır. Yukarısı nasılsa, aşağısı da öyledir’ sözü bunu anlatır.
Sayfa 23 - Butik YayıncılıkKitabı okuyor
Başlarken
°°Sümerlerin varoluşundan çok önce, Mısır Sakra'yı inşa etmeden, Endülüs Ovası bile gelişmeye başlamadan önce, Ruh insanların bedenlerinde, yüksek kültürlerde dans ederek yaşamış. Bizler, kendimizi tanıdığımızdan çok daha fazlasıyız. Biz unutmuşuz. °°
Butik YayıncılıkKitabı okuyor
“Yıldızlar, insanlar gibidir. Canlıdırlar, kişilikleri ve bizim gibi özellikleri vardir. Bilimsel açıdan bakıldığında, büyüme aşamaları vardır. Hidrojen güneşleri olarak başlarlar, bizde olduğu gibi, iki hidrojen atomu füzyon reaksiyona girerek helyum meydana getirirler. Bu süreç, bu gezegende var olan tüm hayatı ve ışığı yaratır. Bir yıldız giderek olgunlaştığında, başka bir füzyon süreci başlar-helyum süreci - üç helyum atomu bir araya gelerek karbon meydana getirirler. Bu büyüme süreci, aşamalardan geçerek, atomik tabloda belli bir seviyeye ulaşana kadar devam eder. Bu nokta yıldızın yaşam süresinin sonun gösterir.”
Sayfa 10 - Butik YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
Yaşam basit başladı, sonra, bu içinde yaşadığımız karmaşık dünya yaratıldı.
Her şey küreden ibaret.
Doğanın tüm kanunları, kutsal geometriden elde edilebildikleri için matematikten daha temeldirler.
Uzun zaman önce bizler çok yüksek bir bilinç seviyesinden düştük, ve hafızalardaki hatıralar henüz ortaya çıkmaya başlıyor. Burada, Dünya üs tündeki yeni/eski bilinç seviyemiz, bizi sonsuza kadar değiştirecek ve biz- leri gerçekte tek bir Ruh olduğunun farkındalığına geri getirecektir.
Gerçekliğin görünen kısmı, bütünün yüzde birinin çok altındadır. Görünmez evren gerçek yuvamızdır.
Reklam
Okyanuslar olmadan yaşayamayız. Beslenme zincirinin en altındaki planktonlar yok olacaklar. Onlar yok olurlarsa, biz de yok oluruz.
Bir kaç yıl önce, yüzyılın başlangıcında, dünyada 30 milyon tür canlı vardı- 30 milyon farklı tür. 1993' de ise yaklaşık 15 milyon vardı. Bu yaşam formlarını yaratmak milyarlarca yıl aldı, ve göz açıp kapamadan, sadece yüz yılda, sevgili dünyadaki yaşamın yarısı öldü. Bir yerlerde, dakikada yaklaşık otuz canlı türü yok oluyor. Bu gezegene uzaydan bakıyor olsaydınız, çok büyük bir hızla öldüğünü görürdünüz. Ancak gene de bizler, hiç bir şey olmuyormuş, her şey çok iyiymiş gibi yaşamaya devam ediyoruz. Paralarımızı bankaya tıkıştırıyor, arabalarımızla geziyor ve öylece süreklenip duruyoruz. Olaylara dürüstçe bakıldığında, bunun gerçek bir ölüm kalım problemi olduğu ve sadece bir kaç kişinin olayın ciddiyetini kavradığını görüyoruz.
Hatta, simyanın tamamını öğrenmeye kalksaydınız, var olan her kimyasal reaksiyonu anlamak zorunda kalırdınız, çünkü, her reaksiyonun, yaşamda ona karşılık gelen deneyimsel yönü vardır.
64 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.