Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yaşama Sanatı

Crispin Sartwell

En Yeni Yaşama Sanatı Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Yaşama Sanatı sözleri ve alıntılarını, en yeni Yaşama Sanatı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sık sık dile getirilen bir iddiaya göre, kişi kendisini iç gözlemle, iç dünyasını keşfetmek üzere kendisine çekilerek bulur. Ne var ki, genelde ben kendi kapasitemi, onu dünyaya uygulamadan bilemem; dışsal olarak gerçekleştirmeye kalkışmadan potansiyelimi bilemem; bir şeyleri yapmadan ne yapmayı sevdiğimi bilemem.
Her gün yapmak zorunda olduğum ıvır zıvır şeyler huzurumun önünde bir engelmiş gibi görünür; aslında, her gün yaptığım şeyler huzur bulmanın mümkün olduğu tek yerdir.
Reklam
Sanat hakikati deneyimlemenin, zaten olunan şey ol manın bir yoludur. Değiştirilmesi gereken, sanat yoluyla üzerinde çalışılması gereken gerçeklik değil, bizim kendi yanılsamalarımızdır.
Doğrusu, eylediğimizde, her zaman öteki şeyler içinde bir şey olarak ey lemimizi yaparız. Yani, zaten istediğimiz şeye sahibiz; hepimiz za ten bilgeyiz. (Budizmin herkesin bildiği bir deyişine göre, biz hepimiz zaten Buda'yız.) Heidegger şunları yazmıştır: İnsan ne zaman gözlerini, kulaklarını ve yüreğini açacak olsa, kendini düşüncenin ve uğraşın, biçim verme ve çalışmanın, yakanşın ve şükran duymanın koliarına bırakacak olsa, kendini zaten gizlenmemiş olanın ortaya çıktığı her yerde bulur. Gizlenmemiş olanın açığa çıkması, insanı kendine düşeni ortaya çıkarmaya çağırır çağırmaz, ge lip geçmiş olur. İnsan, kendince, gizlenmemiş olandan mevcut olanı çıkarırken, karşı çıksa bile, sadece gizlenmemiş olanın çağrısına kar şılık verir.
Teknolojik bir kültürde yaşayan Taocu bilge basitçe teknolojiyi ka bullenir ve şükran duyarak onunla yaşar. Ama bu, bilgeyi tek nolojiyle teknolojik olmayan bir ilişkiye sokar; görülecektir ki, bu ilişkide teknoloji dönüşüm sürecindedir. Çünkü
Politikadan uzak durmak bile politik bir eylemdir
Sayfa 85 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Aşırı özbilinç bir hiç olma ihtiyacı, yok etme dürtüsü doğurabilir
Sayfa 79 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Yol kendi başına amaçtır. Yolda oluşumuz hem hakkımızdaki en bariz gerçek hem de gerçekliğin ayırdına varmamızın anahtarıdır
Sayfa 48 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Çoğumuz gözümüzü bir amaca diker onun peşinden gideriz; o amaca eriştiğimizde ise bulabildiğimiz tek şey içimizdeki boşluk duygusudur. Bunun bir nedeni her şeyi dışlayarak hedefe kilitlenmemiz ve o hedefe ulaşma araçlarını sadece engeller olarak görmemizdir.
Sayfa 44 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Var olmayışta, olmak yoktur; varoluşta, olmak son bulmaz
Reklam
Evet, içelim. Sanat beraberinde sosyal ve kozmalajik dönüşüm potansiyelini getirir. Ama bu, dönüşüm için çaba harcamayı kabul et­meyen bir dönüşümdür; bu burada ve şimdi, dönüşümün bir aracı olarak değil ya da genelde bir araç olarak değil, ama aynı zamanda salt kendi için, şu an yapmakta olduğum şey üzerinde yoğunlaşarak yaratılacak bir dönüşümdür. Kierkegaard bir keresinde en zoru işin "zaten olunan şey olmak için uğraşmak" olduğunu söylemiş ve sor­ muştu: "Kim düşünülebilir en büyük tevekkülü gerektiren böyle bir işin altına girerek acı çekmeyi? Gayet tabii. Ama tek başına bu ne­ denle bu çok zor bir görevdir, aslında bütün görevlerin en zorudur çünkü her insanın içinde daha fazla ve farklı bir şey olma yönünde doğal bir eğilim ve tutku yatıyor." Sanat zaten olduğumuz şeye o­daklanmanın ve böylelikle kendimizi dönüştürmenin bir yoludur. Sanat zaten sahip olduğumuz şeyi takdir etmenin, zaten orada olan şeyde özümlenmenin bir yoludur.
Sanat hakikati deneyimlemenin, zaten olunan şey ol­manın bir yoludur. Değiştirilmesi gereken, sanat yoluyla üzerinde çalışılması gereken gerçeklik değil, bizim kendi yanılsama­larımızdır.
Pema Chödrön'ün öğretmeni Chögyam Trungpa şunları yazar: Tantra'da, yol almakta olduğumuz için gurur duymak zorunludur; ileri mi, yoksa geri mi yol alındığı gerçekten önemli değildir. Fiilen bir yolculuk gerçekleşiyor; mesele budur... Bir yolculuktan söz ediyorsak, gayet açıktır ki mücadele etmekten ya da ihtirastan bahsetmiyoruz. Öte yandan, belki mücadele etmekten ve ihtirastan söz ediyoruz: Bu· rada oluşa, şimdiki şu ana yönelme anlamında ihtiras ve disiplin ve gayret anlamında mücadele zorunludur.
Sanat dünya içinde var oluşun ve onu sevmenin insana özgü bir yoludur. İşte benim "yaşama sanatı"yla kastettiğim de budur: Yaşam tarafından özümlenme ve yaşam içinde mevcut olma süreci. Bütün bunlar sanatın bir tinsel boyutunun olduğu anlamına gelir. Bununla sanatın bize bedensiz ruhlar olarak hitap ettiğini söylemek istemiyorum; bedensiz ruhlara inanmam ben. Sanatın bi zi fiziksel alemden daha yüksek bir aleme çağırdığını da söylemek istemiyorum; böyle bir alemin olduğunu sanmıyorum. Benim kast ettiğim şey daha çok şudur: Sanat, en yüksek yoğunlukta ve de rinlikteki insani deneyimdir. Sanat, gerçeklikte olduğumuz şey ve oluş biçimimizdir; kendimizi ve dünyamızı yapan, ya da belki dünyamızın yapmamıza imkan verdiği şeydir sanat. Nihayet sanat, içinde yaşadığımız dünyaya ve insanlara kendimizi açmanın, hatta o dünyayı ve insanları kendimizden geçerek olumlamanın bir yoludur.
Eğer bu sanatçılığı bilincimize çıkarabilirsek, yaşantımızı dönüştürebiliriz. Şimdi yapmakta olduğumuz aynı eylemleri ya pıyor olacağız belki, ama o eylemleri üzerierine bilinçle yoğunta şarak yapacağız. Yaşama biçimimizin dışsal herhangi bir olgusu zorunlu olarak değişmeyecek belki, ama bizim bu olguları kavrayışımız derinleşecek, yaşama bağlılığımız artacak, hayatımızın manevi boyutu canlanacaktır. "Hayata dönmüş" olacağız, zaten yaşamakta olduğumuz hayatlara daha eksiksiz olarak döneceğiz.
62 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.