Yağmuru sızdıran kırık bir kiremit gibi diye tanımladığı bu şiir, bunalım döneminin
ölümlerini, umutlarını, umutsuzluklarını, ayrılıklarını, buluşmalarını, baskılarını, korkularını, yalnızlıklarını yaşayan somut insanların beklentilerini karşılayabiliyorsa eğer, karşılananların ne olduğunu anlamak gerekmez mi? Görmeliyiz, görebilmeliyiz Karakoç’un okuru nerelerde, hangi boyutlarda kuşatmak istediğini.