Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

2018 Aralık

Yedikıta - Sayı 124

Yedikıta Dergisi

Yedikıta - Sayı 124 Gönderileri

Yedikıta - Sayı 124 kitaplarını, Yedikıta - Sayı 124 sözleri ve alıntılarını, Yedikıta - Sayı 124 yazarlarını, Yedikıta - Sayı 124 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Esasında Sultan Abdulhamid devrinde dine, devlete/millete zararlı kişilerin göz önünde ve kontrol altında tutulması alışıldık bir usuldü. Hadramutlu Şeyh Fazıl ve Cemalettin Afgani senelerdir İstanbul'da sultanın hususi "misafir" i idiler...
Bugünkü harplerin müthiş silah ve teknik kuvvetleri karşısında, dünün harpleri kıymetlerini kaybetmiş gibi görünmektedir. Fakat bugünkü harplerin, beton ve çelik siperler arkasında cereyan etmekte olduğu dikkate alınırsa; dünün harplerinde toprak siperlerde ateş ve çeliğe karşı göğüs gerenlere "Hakiki Kahramanlar" demek hakikatin en doğru bir ifadesidir... (Ziya Şakir, Plevne)
Reklam
Biliyor muydunuz?
1 Eylül 1908' de işletmeye açılan Hicaz Demiryolu hattı güzergâhında seferlerin namaz vakitleri dikkate alınarak düzenlendiğini, güzergâhta işleyen vagonlardan birinin "Mescid Vagon" olarak tahsis edilerek bunun için bir de müezzin tayin edildiğini...
"Tatlı su frengi" tabiri, kendi değerlerinden uzaklaşmış, Batı değerlerini de manasını bilmeden taklid eden, sözde modern aydınları tarif etmek için kullanılagelmiştir.
Sayfa 59 - Çamlıca Kitap
Önün ardın gözet, ince düşün, onda bir söyle Öğütme, kalbine her ne gelirse, değirmen gibi. Veysî
Sayfa 49
Türkler İslamiyet'i kabul ettikten sonra bu yüce dine hizmet etmeyi âdeta şiar edinmişlerdi. Ehli Sünnet'in temiz ve pâk itikadına dört elle sarılan Müslüman-Türk devletleri, "Îlâ-yı kelimetullah' davası uğrunda asırlar tüketmişlerdir.
Reklam
Ertuğrul Gazi'nin ve aşiretinin en mühim hususiyetlerinden biri de akide olarak Ehli Sünnet vel Cemaat yoluna sağlam ve sarsılmaz bağlarla nakş u bend olmuş olmalarıdır ki, her gittikleri yerde muvaffak olmalarının sırlarından biri de buradadır.
Dünya harp tarihine mâl olmuş 'Türkler kolay kolay kale teslim etmez!' sözünü binlerce defa tekrarlatan Plevne Müdafaası, sıradan bir savunma savaşı değildir.