Yeniden Yola Düşmek - Musab Aydın
“Karanlık günler yaşıyoruz. Kesif bir sis çökmüş üzerimize. Kimse önünü göremiyor. Eskilerin deyimi ile 'göz gözü görmüyor'. Ümmet bilincini her platformda dillendirmek, artık en önemli görevimiz.”
Son zamanlarda okuduğum, beni harekete geçiren en güzel kitaplardan biri “Yeniden Yola Düşmek”
Günümüz olaylarına, acılarına, bölünmüşlüklerine, ümmet ve kardeş olma bilincine ince ayrıntıları ile değiniliyor.
Halepçe katliamını gözler önüne serip, nesiller arasında fikrî bir yolculuğa çıkaran bu kitap bize “ne yapabilirim” in cevabını veriyor.
Özellikle dili itibariyle, deneme, sohbet ve şiirselliğin bir arada verilmesi okuyucuya nefes alabilecek ortamlar oluşturuyor.
Acı tam da gelip boğazımızı düğümlerken yazarımızın o hoş şiirleri ile tebessüm ediyorsunuz.
Yer yer “Sevgili Dostum” diye bizlere seslenen yazar, asrın bu köhne düzenine bir başkaldırı niteliğinde cevaplar veriyor, içimizi titretiyor.
Sözü uzatmadan herkese sesleniyorum, zaman “Yeniden Yola Düşmek” zamanı, gelin ümmet olma bilincine hep birlikte sarılalım
“Yola düşmeden başlar ayrılık acısı.”
“Bilemiyorum, zaman mı kalbimizi, yoksa kalbimiz mi zamanı daraltıyor?”
“Bayram geliyor anne. Arakan’a, Filistin’e, Suriye’ye, Libya’ya gelmeyen bayram bize geliyor. Niye bayramların tadı yok be anne?”
“Oysa her gece, her bayram bombalar yağıyor yüreğimizin şehirlerine. Sokaklar kan revan içinde. Çocukların ve bebeklerin küçücük bedenleri, biz riyâkar müslümanların enkazında kalmış.”