Bir kurbandı kendisi; her zaman bir kurban olmuştu, yalnız, dayanacak kimsesi olmayan. Kalbindeki en derin acı aslında yalnızlık duygusu değil, tutunacak bir dalının olmaması, dertleşecek kimsesinin olmadığı gerçeğiydi.
Bütün izlediğimiz şeyleri kendimizi gizlemek için yaparız. Peki gözlerimizi kendi kalplerimize ne zaman çevireceğiz? Yakından kalbine bakmaya cesaret edebilen hemen hemen kimse yoktur.
İnceleyici bakışlarını insanın kendine çevirmesi, onu baş döndürücü bir tökezlemeye sürükler, ama başkalarıyla yüzleşmeliyiz ve bunun kaçarı yok. Diğerleri her zaman bizim aynamızdırlar. Kendimize yakından bakmaya ne kadar korkarsak, başkalarını incelemeye o kadar meraklı oluruz. Bizler başkalarının kusurlarını incelemek suretiyle kendi kalplerimizi rahatlatırız
Suçluluk duygusu gerçekten de incelenmeye değer bir duygu.Bir başkasına suçluluk duygusu hissettirmek, çok rezilce, gaddarca ve aynı zamanda çok etkin bir intikam alma biçimi.