Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Yüz Yüze
Cengiz AytmatovYüz Yüze Yorumları ve İncelemeleri
Yüz Yüze yorumları ve incelemelerini, Yüz Yüze kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Yüz Yüze puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.410 üzerinden
Cengiz Aytmatov'dan okuduğum ilk kitaptı. Dilini çok beğendim. Büyük bir dram vardı kitapta hatta buna trajedi dememiz daha doğru olur.
Savaşa giden İsmail bir süre sonra asker kaçağı olarak köye geri döner ve mağarada saklanır. Zamanla insanlıktan çıkar ve çok ama çok kötü bir şey yapar. İşte o yaptığı şey o kadar ağır bir şeydir ki karısı onu ihbar eder. Oysaki bahar gelince çok uzaklara gidecek ve yepyeni bir hayata başlayacaklarının hayali ile tüm zorluklara ve yokluklara dayanmışlardı.
Son sayfada kitabın adının neden "Yüz Yüze" olduğunu anlıyoruz.
Çok beğendim, sarsıcı bir kitaptı.
Cengiz Aytmatov'un kısa ama etkileyici romanında savaşa giden Kırgız erkeklerinin geride kalanlarını, eşlerinin, çocuklarının yaşadıkları zorlukları okuyoruz. Seyde ile İsmail ana karakterler. Savaştan kaçan İsmail, ona gözü gibi bakan Seyde.. Malum savaş zor, şartlar zor. Köyde başlar bir kıtlık. İşte o zaman İsmail'in insanlıktan çıkmasıyla gözü açılır Seyde'nin. Ne kadar güçlü ve cesur olduğunu gösterir Seyde.
Kadınların gücünü gösteren kitapları çok seviyorum. Başta çok itaatkar gelmişti ama sonu öyle olmadı.
Aytmatov yaşasaydı da biraz daha yazsaydı keşke.
Keyifli okumalar.
Vatan mı Yoksa Koca mı Kutsaldır
Bozkır, savaş ve sefalet Aytmatov'un ana mekan ve temaları. Kısa ve etkileyici bir kitap Yüz Yüze. Birbirinden kopuk bir ailenin dramı askere giden İsmail'in karısı üzerinden anlatılıyor. Vatan için ölünür mü sorusuyla sarsılan ve bir karar veren kocasına görevleriyle vicdanı arasında sıkışan ve hayatın yükünü sırtlanmak zorunda kalanlar eşi kitabın omurgasını oluşturuyor. Etrafında ise, gelenekler, fakirlik, öfke, düşmanlık ve bunları üzerinde taşıyan köy ve aile bireyleri var. Her Aytmatov kitabı gibi okunası.
Bir gelini ve eşini anlatıyor. Eşi daha çocuğu olacağını bile öğrenmeden askere gidiyor. Askerden kaçıyor, karısına her gece gelip kendilerini bulamayacakları bir yerlere götüreceğini söylüyor. Hayal kuruyorlar, inanıyorlar birbirine. İşte bunu anlatıyor.
Savaşın izlerini, yani geride bıraktığı aileleri ve anıları gösteriyor. Aytmatov zaten çoğu eserinde savaşı anlatmış. Üzerimde en kolay durulabilen bir konu savaş. Herkese sorsak savaşın ne kadar acı olduğunu söyler fakat intikamı içinde taşıyan da o kişidir. Dünya genelinde böyle. Herkesin nirşeye karşı bir düşmanlığı var fakat düşünceleri savaşa hayır. Savaştan sadece asker mi etkileniyor? Aman asker şehit oldu, hayatını kaybetti. Ailesi peki? Bi düşünsenize kardeşiniz mi önce vefat etse daha çok üzülürsünüz kendiniz mi? Sevdiklerimizi kaybetmek her zaman daha acı gelir. Çünkü onları dünyada sevdik, dünyadan giderlerse üzülürüz. Onlar da bizim için üzülürler. İşte kaybı anlatıyor kitap. Ailesini kaybetmemek için kaçan askeri çok iyi yansıtıyor. Kaçıp kurtulduğu için o askeri kıskanan dahi var. Her karakter bir ders veriyor. Her ders yeni şeyler.
Etkisinden kurtulamadığım bir Aytmatov eseri daha. Hala aklımda onların hayalleri..
Yüz Yüze kitabında Cengiz Aytmatov, yeni evlenen Yüz Yüze, yeni evlenen Seyde ve İsmail'in hikayesini anlatıyor. Seyde hayatın doğrularıyla kocası arasında kalırken yaşadığı zorluklarla aslında tek başına mücadele ediyor.
"Kadınları koruyan erkekler miydi, yoksa tam tersi kadınlar mıydı erkekleri koruyan" ikilemini anlamanıza yardım eden harika bir güçlü kadın hikayesi :)
Fedakâr ve Cesur Kadın...
Orta Asya Türk kültürünü ve "kadının" cesaretini, önemini harmanlayarak bizlere sunan bir oturuşta okumalık çok güzel bir eser. Yazarın okuduğum ikinci kitabı olan eserin dili oldukça sade ve Türk kültürünü, töresini, yaşanılan zorlukları yansıtır nitelikte. Öyle ki, Rusların Türkler üzerindeki baskısını okurken adeta kendiniz yaşamış kadar oluyorsunuz.
Kitap genel olarak, bir grup köylü erkeğin, zorla vatanlarından uzak bir diyardaki savaşa götürülmelerini ve evleri erkeksiz kalan kadınların yaşadıkları zorlu mücadeleyi konu alıyor. Ancak kiminin güle oynaya, kiminin de ağlaya ağlaya gittiği bu savaş yolculuğundan bir erkek son anda kaçıp kendini kurtarıyor: İsmail! İsmail henüz yeni evlenmiş ve eşinin hamile olduğundan habersiz genç bir adam. Yurdundan uzaktaki bir savaşa, üstelik de hiç istemediği halde, gençliğinin baharında gitmeye gönlü el vermiyor. Üstelik de sevdiği kadına henüz doyamamış... Seyde, eşinin vatani görevinden kaçıp kendisine dönmesine her ne kadar başlarda sevinse de, zamanla köydeki diğer kadınların halini fark etmeye ve büyük bir vicdan azabı yaşamaya başlar. Ve nihayetinde vicdanının sesiyle gönlünün sesi arasında sıkışıp kalır. Çaresiz genç bir kadının bu iki ses arasında sıkışıp bir seçim yapıp yapmamak arasında kalışını ve yaşadığı mücadeleyi, yaptığı türlü fedakârlıkları anlatan bu kısa ama güzel öyküyü herkese tavsiye ediyorum.
Fedakarlık, cesaret, aşk ve akıl..
Okuduğum her Aytmatov kitabında biraz daha tanıyorum Orta Asya'yı, biraz daha içime işliyor yaşanan olaylar. Orta Asya bozkırını da seviyorsunuz onunla dolaşırken.
Aytmatov okuyan bilir hikayelerin sonu hep bi hüzün ama hüzünle gelen bir cesaret örneği ile tamamlanır.
Aytmatov kitaplarında okuduğum kadarı ile kadın karakteri hiç bir zaman ezilen konumunda değildir. Hikayelerinde hep kahraman olarak geçmiştir.
Bir solukta okunabilecek bir eser. Birkaç saatinizi ayırmanız yeterli olacaktır. Yine bir savaş durumu ve yine zorlu geçen yıllar, yaşanılan onca duygu ve hepsi birbirinin içinde. Korku, aşk, heyecan, cesaret, fedakarlık, yoksulluk, acı... Tüm bu duyguları bu kısacık hikayede Seyde karakteri ile yaşıyorsunuz.
Sovyetler Birliği ve savaş, eşinden ayrılan kadın, zorluklar çeken köy halkı ile; duygusal unsurlarda ise bekleyiş, vatanseverlik, fedakârlık ve vicdan ile bizleri “yüz yüze” getiriyor. Film tadında okuyorsunuz aslında Seyde'nin başından geçen bu hikayeyi.
Köydeki diğer erkekler gibi Seyde'nin kocası da savaşa alınır fakat bir zaman sonra asker kaçağı olarak döner. Başkaları için ölmek onu bambaşka bir insan haline getirmiştir ve Seyde artık kocasını tanıyamaz hale gelecektir. Bundan sonrası kadının içindeki çekişme, fedakarlık, cesaret, aşk ve akıl. Bakalım hangisini tercih edecektir Seyde. aşkı mı galip gelecek akıl mı?
Bu hikâyede savaş; cephede olanların değil, geride kalanların savaşı. Yürekli, fedakâr ve cesur kadın Seyde ve onun hikâyesiyle tanışmalısınız.
