“Yaşlı kadının arka bahçesindeki içi geçmiş kabakların arasından bir kör yılan taş avluya süzüldü. Yaz bitiyordu…Kör yılan oracıkta derin bir uykuya daldı.Rüyasında kendisiyle birlikte onlarca kör yılanı yaşlı kadının başına dolanmış halde gördü.Hep birlikte zamanı yiyorlardı.Ürktü , uyanmak istedi ama uyanamadı.”
“Madem bir hikâyeniz yok, yıllar sonra seni böyle üzen ne?’
‘Bir mantığı yok işte….Anlatamıyorum.Bir ada gibiyim, çevrem yüzen fazlalıklarla dolu.Rüzgâr hangi yönden eserse essin kıyılarıma vuruyorlar.”
Şans vardır ama şanssızlık yoktur.
Hazırlıksız yakalandığımız, üstesinden gelemediğimiz her şeyi kötü talihe bağlarsak çıkış yollarını da kapamış oluruz.