Son zamanlarda okuduğum ve çok beğendiğim bir kitap. Kafanızı dağıtmak ve güzel bir okuma yapmak istiyorsanız bu kitaba bir şans vermelisiniz. Kitap başrolümüz Necdet Feridun'un bir arkadaşının gözünden aktarılmakta. Necdet gençliğini kendince sonuna kadar yaşayan, annesinin evlen sözlerine karşı çıkan bir adamdır. Hayatındaki hiçbir kadına gerçekten aşık olmamıştır ta ki komşu evin kızı Meliha'yı tanıyana kadar. Necdet onu tanıdıktan sonra günlerini Meliha'nın ilgisini çekmek üzere uğraşarak geçirir. O bu uğraşlar içerisindeyken bir gün okuldan çok yakın arkadaşı olan İbrahim Şemsi Meliha'ya talip olur ve onunla evlenir. Necdet bu karşılıksız sevgi yüzünden mahvolmuş bir vaziyettedir, kardeşi de Meliha'nın abisiyle evlenince Meliha'yla sürekli karşılaşır. Başta Meliha'yla arkadaşken Meliha'nın da ona ilgisi olduğunu fark edince bu yasak aşkın ne kadar tehlikeli olduğunu fark eder ve uzaklaşır ancak Meliha hırslı bir kadındır ve bundan dolayı Necdet Bey'i sürekli elinde tutmaya çalışır Necdet Beyin bu yasak aşk karşısındaki seçimleri ve sonuçları ne olacak?
~
Benim sahip olmak istediğim mutluluk meyvelerini bir başkası avuç avuç topluyordu ve ben de bunu görerek eriyordum, çıldırıyordum, harap oluyordum, of; daha şiddetli bir kelime bulmak lazım; bitiyordum.
~
Baş ucuna dikilmiş bir tahta parçası... Hayatın gerçeği bu muydu? O saygıdeğer varlığın dünyaya gelip gittiğini, şimdi şu tahta parçası mı gösterecekti?