Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zebralar Neden Ülser Olmaz?

Robert M. Sapolsky

Zebralar Neden Ülser Olmaz? Gönderileri

Zebralar Neden Ülser Olmaz? kitaplarını, Zebralar Neden Ülser Olmaz? sözleri ve alıntılarını, Zebralar Neden Ülser Olmaz? yazarlarını, Zebralar Neden Ülser Olmaz? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hasta hissedi­yorsunuz, çünkü "X" hastalığınız var" türündeki ifadeleri oluştur­mak ve kullanmak konusunda oldukça başarılı olan modern kli­nik tıp, "X" hastalığına yakalanma nedeninizi açıklama konusunda tam bir fiyaskodur.
Medyanın ve ülkenin durumunun üzerimizdeki etkisi
Stres tepkisinin kendi başına ne kadar zararlı olabileceği, stres faktörlerine tepki olarak bedende ortaya çıkan değişimler incelendiğinde daha iyi anlaşılacaktır. Anlık stres karşısında or­ taya çıkan tepkiler kısa vadeli, yetersiz, pire için yorgan yaktıran türden tepkilerdir. Bedenimizin acil bir duruma uyum sağlaması için gerekli olmakla beraber, uzun vadede bedeli, oldukça ağır olan tepkilerdir. Her günü acil bir durum çağrısı varmışçasına sürekli tetikte ve gergin geçirmenin elbette bir bedeli olacaktır.
Reklam
Stres tepkisi ve ona neden olan faktörler sonlansa da eğer tepki çok sık harekete geçirilirse, özellikle stresin tümüyle psikolojik olduğu durumlarda, tekrarlayan bu tepkinin kendisi herhangi bir stres faktöründen çok daha fazla zarar verir bir du­ruma dönüşebilir. Bu durum, stresle ilgili pek çok hastalığın or­taya çıkışına zemin hazırladığı için kritiktir.
Neden hasta oluruz?
Stres tepkisi ve ona neden olan faktörler sonlansa da eğer tepki çok sık harekete geçirilirse, özellikle stresin tümüyle psikolojik olduğu durumlarda, tekrarlayan bu tepkinin kendisi herhangi bir stres faktöründen çok daha fazla zarar verir.bBu durum, stresle ilgili pek çok hastalığın or­taya çıkışına zemin hazırladığı için kritiktir. Stres tepkisinin kendi başına ne kadar zararlı olabileceği, stres faktörlerine tepki olarak, bedende ortaya çıkan değişimler incelendiğinde daha iyi anlaşılacaktır. Anlık stres karşısında or­taya çıkan tepkiler kısa vadeli, yetersiz, pire için yorgan yaktıran türden tepkilerdir. Bedenimizin acil bir duruma uyum sağlaması için gerekli olmakla beraber, uzun vadede bedeli, oldukça ağır olan tepkilerdir. Her günü acil bir durum çağrısı varmışçasına sürekli tetikte ve gergin geçirmenin elbette bir bedeli olacaktır.
Stres tepkisi toplu hâlde değerlendirildiğinde, zebra ve aslan için ideal, işlevsel bir tepkidir. Enerji açığa çıkar ve ihtiyaç duyulan dokulara ulaştırılır; uzun süreli inşaat ve tamirat projeleri, fe­laket geçinceye kadar askıya alınır. Ağrı ve acıya duyarsızlaşılır. Bilişsel işlevler keskinleşir. Cannon, stres tepkisini tanımlamak için o çok iyi bilinen, "savaş­ veya kaç" sendromunu formüle etmiş ve çok işlevsel olarak de­ğerlendirmiştir.
Stres anında bedenimiz
Stres tepkisi biz omurgalılarda, kasla­rın hızla ve tam kapasite ile çalışmaya başladığı bir süreci tetik­ler. Kaslarda meydana gelen bu ani ve çılgın reaksiyon omurgalı­lardaki stres tepkisinin özünü oluşturur. Dolayısıyla acil bir du­rumda enerjinizin, gelecek bahardaki bir proje için yağ hücrele­rinizde depolanması yerine, dönüştürülerek kaslarınızın hemen kullanabileceği şekilde tutulmasına ihtiyaç vardır. Stres tepkisi­nin mihenk taşlarından biri, depolanmış enerjiyi hızla harekete geçirip vücudun daha fazla yağ depolamasının önüne geçmektir. Yağ hücrelerinizden, karaciğerinizden ve kaslarınızdan, kanın içine salınan glükoz, protein ve yağların en basit hâlleri, canınızı kurtarabilmeniz için devreye sokmanız gereken kaslarınızı bes­lemek için kullanılacaktır. Bedenimiz, dönüştürerek harekete ge­çirdiği bütün o glikozu en kritik kaslara, en hızlı şekilde ulaştır­mak için çabalayacak, bu amaçla kalp atışlarımız, kan basıncı­mız, nefes alıp verme hızımız artarak, besini ve oksijeni, ihtiyaç duyulan bölgelere daha hızla ulaştırmaya yardımcı olacaktır.
Sayfa 28
Reklam
Stres faktörü, daha genişletilmiş bir çerçeve içinde, stres tepkisi­ ne yol açan, bedenimizi allostatik dengeden saptıran her şey ola­rak tanımlanırken; stres tepkisi de stres faktörünün etkisi altın­daki bedende bazı hormonların salınıp bazılarının ketlenmesi ve sinir sistemindeki bazı bölgelerin aktivasyonuyla, bedenin yeni­den allostasis durumuna dönme çabaları olarak tanımlanabilir. Bedenimiz, stres faktörünün ne olduğundan bağımsız olarak- ya­ralanmak, aç kalmak, çok ısınmak, çok üşümek, psikolojik ola­rak baskı altında hissetmek- tüm anlık stres faktörleri karşısında, aynı stres tepkisini devreye sokar.
Homeostasis şu muslukla, bu boru ile uğraşıp sadece onların tamiratına, düzeltilmesine çalış­mak gibi algılanabilirken; allostasis beynin, çoğunlukla davranış değişiklikleriyle birlikte seyreden ve tüm bedeni içeren, çok çe­şitli süreçleri yönetmesi olarak algılanır. Allostatik düşüncenin son bir özelliği de stresli kişiler üzerine yapılan açıklamalarla uyuşmaktadır. Beden, bütün bu düzenleyici kar­maşıklığı ya da allostasisi, sadece bozulan bir denge noktasını düzeltmek için devreye sokmaz; bu denge noktasının bozulaca­ğına ilişkin bir beklentiyle de yapabilir. Bizler sa­dece bizi kovalayan yırtıcılar yüzünden değil, bizi ileride zor­laması muhtemel şeylerin beklentisiyle de stres tepkisini hareke­te geçirebiliyoruz. Bu zorlayıcı faktörlerin hemen hepsi, bir zebra için çoğu kez hiçbir anlam ifade etmese de bizler tarafından fela­ketler şeklinde algılanabilir. Yani allostasis yaklaşı­m stresle ilişkili hastalıklar konusunda bize birçok şey söylemektedir.
Stres ve denge
Homeostasis tanımı içindeki ikinci fikir; ilkinde söz edilen ideal denge noktasına, bedendeki tek bir yerleşik düzenleyici mekanizma aracılığıyla ulaşılacağıdır. Buna karşın "allostasis" her­hangi bir denge noktasına, her birinin farklı sonucu olan, çok sayıda yollarla ulaşılabileceğini ileri sürer.
Olağan koşullarda ideal olanın, stresli koşullarda aynı olmayabileceği fikrî ise "allostatik" düşünme biçiminin teme­lini oluşturur.
151 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.